 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E. 1996/744
K. 1996/604
T. 8.2.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA LİSTESİ İLE DİGER BELGELERİN ALINMASI
MAHALLİ HUKUK MAHKEMELERİNDE
GÖRÜLMEKTE OLAN DAVALARIN DEVRİ
TARAF TEŞKİLİ
TEFRİK KARARI
KARAR ÖZETİ 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5 ve 27 nci maddeleri uyarınca, kadastro tutanakları ile dava dosyasının birleştirilerek ve Asliye Hukuk Mahkemesinden aktarılan davanın tüm taraflarının usulen davaya katılmaları sağlanarak, uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir.
(3402 s. Kadastro K. m. 5, 11, 27)
(1086 s. HUMKİ m. 45, 46)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 30 parsel sayılı 3265 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Aslıye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan sözedilerek, malikhanesi açık bırakılmak suretiyle tesbit edilmiştir. Davacı tarafından Ali ve diğer şahıslar aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi davası davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Hazine temsilcisi, taşınmazın Hazineye ait olduğuna dayanarak davaya katılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanakları ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli parselin davacı Ayvalı Belediye Başkanlığı Tüzel Kişiliği adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Ayvalı Belediyesi tarafından Ali ve arkadaşları aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesine açılan elatmanın önlenmesi davası dava konusu taşınmazlar hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5 ve 27. maddeleri uyarınca, kadastro tutanakları ile dava dosyasının birleştirilerek ve Asliye Hukuk Mahkemesinden aktarılan davanın tüm taraflarının usulen davaya katılmaları sağlanarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir. Genel Mahkemeden aktarılan davaya konu olan taşınmazların kadastro sırasında birden ziyade parsel halinde tesbit edilmesi davaların ayrı ayrı görülmesini gerektirmez. Bir başka anlatımla, Asliye Hukuk Mahkemesindeki davanın kapsamına giren tüm parsellere ait bütün davaların birlikte görülmesi zorunludur. Mahkemece kanunun açık hükmüne rağmen tefrik kararı verilmesi isabetsiz olduğu gibi, usulen taraf teşkil edilmeksizin davaya bakılması ve davalıların karar başlığında gösterilmemesi, Hazine, müdahil davacı durumunda olduğu halde Hazine'nin davalı olarak gösterilmesi isabetsizdir. Temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), bozma nedenine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, 8.2.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.