 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E. 1996/2580
K. 1996/2543
T. 28.5.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ORTAK SINIR
TAPU KAYITLARI
ÖNCEKİ MAHKEME İLAMI
TUTANAK VE HARİTALAR
KARAR ÖZETİ : Tarafların tapu kayıtları, birbirini sınır komşusu olarak gösteriyorsa, mahkemece; kayıtların kapsamı belirlenirken, harita ve tutanaklardan yararlanarak, varsa ilgili mahkeme ilamı mahalline uygulanıp tartışılarak yapılacak keşifte ortak sınır belirlenmeli, toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
(3402 s. Kadastro K. m. 7, 20, 23)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 297 ada 112 parsel sayılı 18730 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Esat adına tesbit edilmiştir. Davacı Kerem, adına tesbit edilen aynı ada 113 sayılı parsele aittir kısım yerin davalı parsele katıldığını ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ve dava konusu parselin 1800 metrekarelik kısmının davacı adına, geri kalan 16930 metrekarelik kısmın davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ortak sınıra ilişkindir. Taraf tapularının birbirlerini sınır komşusu olarak gösterdiği ve tapu kayıtlarının 4753 sayılı Kanuna göre oluşturduğu tartışmasızdır. Taraflar tapu kayıtlarına dayandıkları gibi, davacı taraf ayrıca, Bulanık Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 6.6.1991 tarih, 1989/60 esas, 1991/113 karar sayılı ilamına dayanmıştır. Dayanılan tapu kayıtları 4753 sayılı Kanuna göre oluştuğundan; kayıtların belirtmelik tutanağı ve haritaya bağlanmış olması gerekir. Mahkemece kayıtların kapsamı belirlenirken, harita ve tutanaklardan yararlanılmaması ve ayrıca taraflar arasında cereyan eden dava dosyası ile ilgili ilamın mahalline uygulanıp, bu ilamın tartışılmamış bulunması isabetli değildir. Bu tür eksik ve yetersiz soruşturmaya dayanılarak karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için, dayanılan tapu kayıtlarının eki olan harita ve tutanaklar dosyaya konulduktan sonra mahallinde keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında tapu kayıtları, belirtmelik tutanak ve haritaları daha önce taraflar arasında cereyan eden dava ile ilgili ilam ve eki olan krokisi ayrı ayrı uygulanıp, kapsamları ve dolayısıyla ortak sınır belirlenmeli ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 28.5.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.