Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:

 

Yargıtay bozma ilamında özetle; "Hazine vekilinin diğer temyiz itirazlarının yerinde bulunmadığı, ancak çalışma alanı içinde zilyedin kayıt ve belgeye dayanmaksızın adına tesbit ve tescil olunan taşınmaz bulunup bulunmadığının ilgili mercilerden sorularak sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, taraflarca süresi içerisinde herhangi bir tashihi karar ve yenileme yapılmadığından, geçerli mazeretleri de bulunmadığından işbu davanın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 409/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, kararın kesinleşmesini müteakip dava konusu parselin 21.4.1974 tarihli ek komisyon kararı gereğince Maliye Hazinesi adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Mahkemece, bozma ilamından sonra hiçbir işlem yapılmadan dosya üzerinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 409/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. 1987 yılında yürürlüğe giren 3402 sayılı Yasanın geçici 1/2. maddesi; Asliye Hukuk Mahkemelerinde bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce 2813 sayılı Kadastro ve Tapu Tahriri Kanununa göre açılan veya müracaata bırakılan davalara Kadastro Mahkemelerinde bu Kanundaki hükümler doğrultusunda bakılacağı, aynı Kanunun 29/1. maddesinde ise; Kadastro Mahkemesinde gelmeyen tarafın yokluğunda duruşma yapılacağı, taraflardan hiç biri gelmez ise, dosyanın işlemden kaldırılamayacağı, hakimin toplanması mümkün olan delilleri toplayıp işi karara bağlayacağı hükme bağlanmıştır. Bu itibarla, Kadastro Mahkemesi olarak taraflara resen bozma ilamı tebliğ edilmek, duruşma günü tayin edilmek, taraf teşkili sağlanmak, bozmaya karşı diyecekleri kendilerinden sorulmak ve ondan sonra gerekli karar verilmek gerekirken, olayda uygulama yeri bulunmayan HUMK.nun 409. maddesi gereğince yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğundan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 12.6.1995 gününde oybirliği ile karar verildi.

 

 

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972