 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E. 1992/6016
K. 1993/2651
T. 18.3.1993 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TAPU KAYITLARININ ÇATIŞMASI
ÖZET Kural olarak tapu kayıtlarının çatışması halinde önceki tarihi taşıyan ve doğru temele dayanan tapu kaydına değer verilerek uyuşmazlığın çözülmesi gerekir.
(3402 s. Kadastro K. m. 1, 7,11, 24)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 121 ada 4 parsel sayılı 14047 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 24.10.1934 tarih, 173 numaralı tapu kaydı ile Veli Kasım ve müşterekleri adına kayıtlı olup, iskan tarihinden beri kayıt maliklerinin zilyedliklerinin mevcut olmaması nedeniyle davalı hazine adına tesbit edilmiş ve tutanağın beyanlar hanesinde taşınmazın Niyazi'nin fuzulî~ işgalde olduğu belirtilmiştir. Davacı taşınmazın murisi ve babalığı Mehmet'ten intikal ettiğine, 50-60 seneden fazla zilyedliğe dayanarak dava açmıştır. Gaziye, Fatma ve Ayşe tapu kaydına dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece, davacı Niyazi'nin davasının reddine, müdahiller Gaziye, Fatma ve Ayşe'nin davalarının kabulüne ve dava konusu parselin hisseleri nispetinde müdahiller Gaziye ve müşterekleri adlarına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm davacı Niyazi ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davalı Hazinenin dayandığı tapu kaydı ile müdahil davacıların dayandığı tapu kayıtlarının çatıştığı kabul edilerek ve müdahil davacıların tapularına değer verilerek hüküm kurulmuştur. Tarafların dayanaklarını oluşturan tapu kayıtlarının çatıştığı mahkemece toplanan ve doğru olarak değerlendirilen delillerle saptanmıştır. Hazine tapusu Mart 1302 tarihinde, müdahil davacıların tapusu ise, Hazinenin iskanen temliki suretiyle Ekim 1934 tarihinde oluşturulmuştur. Kural olarak tapu kayıtlarının çatışması halinde önceki tarihi taşıyan ve doğru temele dayanan tapu kaydına değer verilerek uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir. Ancak, dava konusu olayda müdahil davacıların tapusu Hazinenin temliki ile oluştuğuna göre anılan kuralın somut olayda uygulanması mümkün değildir. Her ne kadar taşınmaza müdahil davacıların zilyed olmadıkları saptanmış ise de, iskan tapusunun iptal edildiği davalı tarafından kanıtlanamamıştır. Bu nedenlerle mahkemece müdahil davacıların tapusuna değer verilerek hüküm kurulması isabetlidir. Müdahil davacıların dayandığı tapu kaydının mülkiyetin niteliğine göre geçerliliğini koruduğu mahkemece doğru olarak belirlenmiştir. Açıklanan nedenlerle yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün (ONANMASINA), 18.3.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|