Taraflar  arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi  istenilmekle;  temyiz  isteğinin  süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. Gereği görüşüldü:

Tapulama  sırasında  417  parsel  sayılı  3250,  472 parsel sayılı 1975, 834 parsel sayılı 2075,  1190  parsel  sayılı  3025, 1607 parsel sayılı 5800, 2341 parsel sayılı 12300, 2434 parsel  sayılı  10.000,  2736  parsel  sayılı 1375, 3281 parsel sayılı 1816, 3599 parsel sayılı 6867,  4689 parsel sayılı 2172, 4697 parsel sayılı 2484, 4700 parsel sayılı 712 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan sözedilerek, malikhanesi  açık  bırakılmak  suretiyle tesbit edilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesinde davacı Mehmet  tarafından davalı Mehmet Ali aleyhine açılmış olan dava Tapulama Mahkemesine devir edilmiştir.  Mahkemece,  çekişmeli  parsellerin  davacı Mehmet adına tesciline karar verilmiş; hüküm,  davalı  Hazine  temsilcisi,  davalı  M.  Ali  vekili  ile  davacı  Mehmet vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı  gerektirici  nedenlere  göre davacı Mehmet ile davalı Hazinenin temyiz itirazlarının REDDİNE.

2- Davalı Mehmet Ali'nin temyiz  itirazlarına  gelince;  Mahkemece  davacının  miras bırakanı tarafından kısıtlılık süresi içerisinde  satış  yapıldığı  ve  bu  nedenle  satışın geçersiz  olduğu  kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Taraflar arasında çekişmeli parsellerin Ali tarafından davalı Mehmet Ali'ye haricen satıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satım işleminin  satıcının  kısıtlılık halinde  bulunması  nedeniyle geçerli  olup  olmadığına  ilişkindir.  Satıcı  Ali'nin  üç  yıl  ağır hapis  cezasına  mahkum  edildiği  ve 22.2.1971 tarihinde meşruten tahliye olunduğu, 26.4. 1971  tarihde  satım  sözleşmesinin düzenlendiği saptanmıştır. Medeni Kanunun 357. maddesi uyarınca  bir  yıldan  fazla  hapis  cezasına mahkum edilen kişiye vasi naspolunur ve aynı Kanunun  415.  maddesi  uyarınca  vesayet  hapsin  hitamı ile nihayet bulur, muvakkaten ve şartla  serbest  bırakılma  durumunda  vesayet  devam  eder  hükmü  yer  almaktadır. Satış işleminin  meşruten  tahliye  süresi  içinde  yapıldığı  ve  bu nedenle geçersiz olduğu açıktır. Ancak, meşruten tahliye süresi  geçtikten  sonra  satıcı,  ölünceye  kadar  satışa  itiraz etmemiştir. Kısıtlılık hali kalktıktan sonra satıcının satışa itiraz  etmemiş  olması satışın  varlığını  kabul  ve  satışa  icazet  anlamı  taşır.  Tapusuz  taşınmazlar menkul mal niteliğinde  olup,  satış  işlemi  herhangi  bir  şekle  tabi  bulunmamaktadır.  Taşınmazların zilyetliğinin davalıya teslim edildiği dosya kapsamı ile sabittir.  Hal  böyle  olunca taşınmazların  davalı Mehmet  Ali  adına  tapuya  tesciline  karar  verilmek  gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi  isabetsiz  olduğundan,  davalı  Mehmet  Ali'nin  temyiz  itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 3.7.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972