ÖZET: 3402  sayılı Kadastro Kanununun yürürlüğe girmesinden önce, 766 ve  2613 sayılı Kanun hükümlerine göre kurulmuş komisyonlara intikal etmiş veya  edecek itirazlar, bu komisyonlarda bu kanun hükümlerine göre  sonuçlandırılır.  Tebligat  ve  ilanlar,  766  ve  2613  sayılı Kanun hükümlerine göre yapılır.

 

Taraflar  arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi  istenilmekle;  temyiz  isteğinin  süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:

Tapulama  sırasında  381  parsel  sayılı 15931 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz; vergi kaydı, kazandırıcı zamanaşımı  zilyetliği  ve  paylaşma  nedeniyle  davalı  Şerafettin  adına tesbit edilmiştir. İtirazı,  kadastro  komisyonunca  reddedilen  Hazine,  zilyetlikle  iktisap şartlarının  oluşmadığı  iddiasına  dayanarak  dava  açmıştır.  Mahkemece,  görev yönünden davanın  reddine, tutanak ve eklerinin kadastro müdürlüğüne, dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine  gönderilmesine  karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Mahkemece,  tutanağın 3402 sayılı Kadastro Kanununun yürürlüğe girmesinden sonra askıya çıkarıldığı,  askı  ilan  süresi  içinde  doğrudan mahkemeye dava açılmadığı ve bu nedenle tutanağın kesinleştiği kabul edilerek  görevsizlik kararı  verilmiştir.  Kadastro  tesbiti, 766  sayılı Kanunun yürürlükte bulunduğu dönemde ve 16.1.1987 tarihinde, askı ilanları ise 3402  sayılı  Kadastro  Kanununun yürürlüğünden sonra 3.6.1988 4.7.1988 tarihleri arasında yapılmıştır.  3402  sayılı  Kadastro Kanununun geçici 5. maddesinde; "Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden  önce  766 ve 2613 sayılı Kanun hükümlerine göre kurulmuş komisyonlara intikal etmiş veya edecek itirazlar, bu komisyonlarda bu  bu  Kanun  hükümlerine  göre sonuçlandırılır.  Tebligat  ve  ilanlar  766  ve  2613  sayılı  Kanun  hükümlerine  göre yapılır" denilmektedir.  Kanun  koyucu açıkça Kadastro Kanununun yürürlüğe girmesinden önce yapılan tesbitlere ilişkin itirazların  ilgili  komisyonlarda  incelenmesini  öngörmüştür.  Bu husus, geçici 5. maddede "komisyonlara intikal etmiş veya edecek itirazlar" olarak belirtilmiştir. "Edecek" kelimesi ile ileriye yönelik itirazların kastedildiği anlaşılmaktadır.  Tebligat  ve  ilanların  766  ve  2613  sayılı  Kanunlara  göre yapılacağına ilişkin hükümde, sürelerin tebliğden itibaren  başlayacağını  ve  Kanunun  yürürlüğe girmesinden önceki tesbitlerde usul yönünden eski hükümlerin uygulanacağını göstermektedir.  Mahkemece  geçici  5.  maddeye  yanlış anlam verilerek görevsizlik kararı verilmesi  isabetli  değildir.  Komisyon  kararına karşı  Hazine  tarafından  yasal  süresinde dava açıldığından, tarafların iddia ve  savunmalarına  ilişkin  tüm  delillerin  toplanarak uyuşmazlığın  esastan  çözümlenmesi gerekirken,  yazılı  şekilde  karar verilmesi isabetsiz davacı  Hazinenin  temyiz  itirazları  yerinde olduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 26.3.1990 gününde oybirliği ile karar verildi.

 

 

 

 

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972