 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 2001/1757
K: 2001/3623
T: 2.7.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KAT KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ
- HAKSIZ FESİH NEDENİYLE KAR MAHRUMİYETİ
- KESİNTİ YÖNTEMİYLE HESAPLAMA
Karar özeti: Davada haksız fesih nedeniyle kar mahrumiyeti istendiğine göre inşaattan beklenen karın, elde edilebilmesi, proje, hafriyat, bekçi ücreti gibi masrafların da yapılmasını zorunlu kıldığından, mahkemece, kar mahrumiyeti yanında ayrıca kabulü doğru değildir. Arsadaki tecavüzün giderilmesi için önceden öngörülmeyen masraflar ise istenebilir.
Kar mahrumiyeti hesabının BK.nun 325. maddesindeki kesinti yöntemine göre yapılması gerekir.
(818 s. BK. m. 367, 325)
Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı, davalı arsa sahiplerinin akdi haksız feshetmeleri nedeniyle çizdirdiği proje bedellerinin, inşat hazırlığı için yaptığı harfiyat, kereste nakli ödemeleri ve bekçi ücretinin arsadaki eski binanın yıkım masrafı ile tecavüzü yerin halli için davalıların tuttuğu avukata ödenen ücretin, ayrıca kar mahrumiyetinin ödetilmesini dava etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, inşaat yapılacak arsa için harcanan masraflar, çizilen projeler bedeli ve davacının inşaat yapılmamasından doğan müteahhit kararının davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline fazlaya ilişkin taleplerinin saktı tutulmasına, projelerle ilgili fazla istemin reddine karar verilmiştir.
Davada haksız fesih nedeniyle kar mahrumiyeti istenildiğine ve mahkemece de kabul edildiğine göre inşaattan beklenen karın elde edilebilmesi proje, hafriyat, bekçi ücreti gibi masraflarında yapılmasını zorunlu kılması nedeniyle kar mahrumiyeti yanında ayrıca kabulü doğru değildir. Öte yandan yüklenici eski binanın yıkımını da sözleşmeyle üstlendiğinden bunun için yaptığı masraflarda kar mahrumiyeti içindedir. Sadece, arsadaki tecavüzün giderilmesi için önceden öngörülmeyen ve davalılarında yararına olan masraflarını isteyebilir. Bu kalem dışındaki diğer masraflarıyla ilgili isteklerin reddi yerine kabulü doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
3- Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre, kar mahrumiyeti hesabının BK. 325. maddesindeki kesinti yöntemine göre yapılması gerekmektedir. Hükme dayanak raporda bu yöntemle zarar hesabı yapılmamıştır. Bu maddedeki yönteme göre, yüklenicinin işi tamamlamaması dolayısıyla sağladığı tasarruf (Örneğin malzeme ve personel giderlerinden tasarruf ettiği miktar) ile boş kalması sonucu başka bir iş bularak elde ettiği kar ve böylece bir iş bulmaktan kasten kaçınmışsa kazanacağı miktar toplamları düşülerek yüklenicinin iş sahibinden isteyeceği ödence miktarının ortaya çıkarılması gerekmektedir.
Bu nedenle mahkemece yapılacak iş; davacının kar mahrumiyeti istemi BK. 325. md. çerçevesinde değerlendirilmek üzere bilirkişilerden ek. rapor almak ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar vermek olmalıdır.
Belirtilen ilkelere uygun düşmeyen bilirkişi raporuyla bağlı kalarak yazıl s şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda (1.) bendde belirtilen nedenle davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2.) ve (3.) bendlerde açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına (BOZULMASINA), ödedikleri temyiz peşin harcının istekleri halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 2.7.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.