 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E. 1997/175
K. 1997/680
T. 6.2.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İPTAL DAVASI
TAŞINMAZ TASARRUFUNUN İPTALİ
KARAR ÖZETİ: Tasarrufların iptali davası, kötü niyet sahibi üçüncü kişiler aleyhine de açılabilir. Ancak, üçüncü kişi için, iyiniyet asıl olduğundan, kötü niyeti delillerle ispatlanmalıdır.
İptal edilen tasarruf taşınmaz ise, davacı, kaydın tashihine mahal olmadan, o gayrimenkulün haciz ve satışını isteyebileceğinden, tapu kaydının iptaline gerek yoktur.
(2004 s. İİK. m. 277, 278, 279, 280, 283/1)
Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalı borçlu vekilinin tüm, davalı Arap Mustafa vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, İİK.nun 277 ve devamı maddeler gereğince açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Mahkemece, davalılar aleyhine açılan dava kabul edilmiştir. İİK.nun 282. madde hükmü gereğince, borçlu ile hukuki muamelede bulunanlardan başka, kötüniyet sahibi üçüncü kişiler aleyhine de iptal davası açılabilir. Ancak, madde metninden de anlaşılacağı üzere, üçüncü kişi yönünden burada iyiniyet asıldır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, davalı Arap Mustafa hakkındaki dava yönünden davacının delilleri toplanarak, bu deliller incelenip sonucuna göre hüküm kurulmak olmalıdır. Bu husus gözden uzak tutularak, eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, kararın bozulması gerekmiştir.
3- Kabule göre de; İİK.nun 283. maddesi hükmü gereği, tasarrufun iptali davası sabit olduğu taktirde, davacı alacaklı bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını alma yetkisini elde eder ve davanın konusu taşınmaz ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan o taşınmazın haciz ve satılmasını isteyebilir kuralı konmuştur. Bu itibarla mahkemenin tapu kaydının iptali ile borçlu adına tapuya tescili, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1.) bendde yazılı nedenlerle davalı borçlu vekilinin tüm, davalı Arap Mustafa vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3.) bentlerde açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı Arap Mustafa yararına (BOZULMASINA), ödedikleri temyiz peşin harçlarının istekleri halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 6.2.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.