 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E. 1997/1426
K. 1997/2474
T. 9.5.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
AYIPLI İMALAT
DEĞERİN BELİRLENECEĞİ TARİH
AYIPLI İŞE KAYITSIZ KALMAK
KARAR ÖZETİ: İnşaatın projeye uygun hale getirilmesinin mümkün olmamasından dolayı, bağımsız bölümlerdeki değer kaybının istenmesi halinde, davacının kayıtsız kalarak, zararın artışına neden olmasından dolayı, dava tarihindeki fiyatlar değil, ayıp ve noksanlıkların öğrenildiği tarihi takip eden makul süre içerisindeki fiyatlar esas alınarak, bilirkişilere, projeye uygun ve noksansız yapılması halindeki değer ve mevcut halin değeri hesaplattırılmalıdır.
(818 s. BK. m. 44, 98, 194, 217, 358, 360)
Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle zamanaşımı def'i süresinde ileri sürülmemiş ve davacı yanca karşı çıkılmış olmasına göre, bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Dava dilekçesinde, inşaatın projeye uygun hale getirilmesinin mümkün olamayacağı vurgulandıktan sonra, noksan ve projeye aykırı işler sayılmış, bu işlerden ötürü davacıya isabet eden dairelerdeki "değer kaybı" karşılığı 600.000.000 TL. istenmiştir. Anılan raporda ise, sayılan işlerin maliyeti dikkate alınarak, davacı payına oranlama yapılmak suretiyle sonuca varılmıştır. Birim fiyatlarda da dava tarihi esas alınmıştır.
Oysa; davacı, 1988 yılında bağımsız bölümleri teslim alıp kullanmaya başlamış; tespit sonucu alınan 12.9.1989 tarihli bilirkişi raporu ile de sayılan noksan ve ayıplı işlerin varlığı kesinleşmiştir. O halde, dava tarihine değin geçen süre içerisinde davacının kayıtsızlığı sonucu zararının artışına sebebiyet verildiği açıktır (BK. md. 98, 44). Mahkemece yapılacak iş; davacının ayıp ve noksanlıkları öğrendiği tesbit tarihini takip eden makul süre içerisindeki fiyatlar esas alınarak, projeye uygun ve noksansız yapılsaydı davacıya ait bağımsız bölümlerinin değerinin ne olacağının hesaplattırılması, binanın mevcut halinde ise aynı tarihlerde değeri ne olduğunun saptanması ve iki değer arasındaki, miktarın bulunması için bilirkişilerden ek rapor -gerekli görülürse yeni bir bilirkişi heyeti ile keşif yapılarak rapor- alınmak suretiyle toplanan kanıtlar da birlikte değerlendirmek, sonucuna göre hükme varmaktan ibaret iken, açıklanan bu hususlar gözden kaçırılarak yazılı biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Bu sebeple karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda ikinci bentte açıklanan sebeplerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), birinci bentte yazılı nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, istekleri halinde ödedikleri temyiz peşin harcının temyiz eden davalılara geri verilmesine, 9.5.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.