 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E. 1996/933
K. 1996/1116
T. 4.3.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ESER SÖZLEŞMESİNİN HAKSIZ FESHİ
ZAMANAŞIMININ BAŞLANGICI
BEŞ YILLIK ZAMANAŞIMI
KARAR ÖZETİ : İnşaat sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle, yüklenici tarafından arsa sahipleri aleyhine, dava açıldığı tarihte, alacakları da muaccel hale geldiğinden, bu tarihten itibaren beş yıl geçtikten sonra alacak davası açılamayacağı gibi; sözleşmenin haksız feshedildiğinin tesbiti davası kararının kesinleşmesini beklemek de gereksizdir.
(818 s. BK. m. 126/4, 128, 355)
Mahalli mahkemesinden verilen yazılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı yüklenici tarafından açılan ve Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1994/477 esasında kayıtlı davada yüklenici; davalı arsa sahiplerinin 22.5.1987 günlü inşaat sözleşmesini haksız olarak feshettiklerini ileri sürerek bu haksız fesih nedeniyIe fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 25.000.000 TL.'nın tahsilini istemiştir. Görülüyor ki, 6.6.1990 tarihinde açılan ilk davada tarafların iradeleri dava gününden önce işin feshi doğrultusunda birleşmiş bulunmaktadır. Başka bir deyişle açılan ilk davada aktin feshinde hangi yanın haklı olduğu tartışması ve buna ilişkin bir tespit hükmü talep edilmediğinden fesihle ilgili mahkeme kararının kesinleşmesini beklemek gerekmemektedir. Diğer bir anlatımla yüklenici alacağı fesihte yanların uyuşmazlığı bulunmadığı için Borçlar Kanununun 128. madde hükmü gereğince alacağın muaccel olduğu tarihte başlar. Fesih ilk davanın açıldığı 6.6.1990 tarihinde gerçekleştiğine, yüklenicinin yaptığı inşaattaki kusurla ilgili davalar ve kasten yada ağır kusuru sonucu inşaatı gereği gibi yapmamasından ötürü iş sahibince talep edilebilecek haklar dışında kalan ve inşaat sözleşmesinden dolayı taraflar arasında doğacak diğer uyuşmazlıklar BK.nun 126/4. maddesince 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğundan bu davanın açıldığı 12.6.1995 tarihinde zamanaşımı süresi dolmuş bulunmaktadır. Bu durumda mahkemece davalıların zamanaşımı savunması kabul edilerek davanın bu nedenle reddi gerekirken önceki davada feshin haksızlığının tespitinin talep edilmediği, dolayısıyla feshin haksızlığına dair mahkeme kararının kesinleşmesi gerekmediği olgusu gözardı edilerek yazlı gerekçelerle kabulü doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz eden davalılar yararına (BOZULMASINA), ödedikleri temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 4.3.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.