 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/696
Karar No : 1996/1386
Tarih : 14.03.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı: A.B. Mimarlık Taahhüt Tic. Ltd. Şti. ile Davalı : Levent Torun arasında çıkan davadan dolayı Ankara 2. Asliye Ticaret mahkemesi'nce verilen (...) hükmü bozma Dairemizin 07.11.1995 gün ve 1995/5881-6199 sayılı ilamı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunmuş (...) olmakla (...) gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1- Davacının temyiz istemi mahkeme kararının kendisine tebliğine göre, 15 günlük yasal sürenin geçmesi nedeniyle reddedilmiş ise de, davacı hükmü süresinde temyiz etmemekle birlikte HUMK.'nun 433/II. maddesi uyarınca cevap dilekçesinde temyiz isteğinde bulunabileceğine ve davalının hükmü temyiz etmesi ve buna ilişkin dilekçenin de 11.09.1995 tarihinde davacı tarafa tebliğine göre 433/II. maddede öngörülen 10 günlük süre geçmeden temyiz isteminin 21.09.1995 tarihinde yapılmış olmasına göre, temyiz istemi sürede olmakla davacının buna ilişkin karar düzeltme isteminin kabulüyle Dairemizin 07.11.1995 günlü kararının 1. bendinin kaldırılması ve davacının temyiz isteminin incelenmesi gerekmiştir.
2- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
3- Taraflar arasında işin bedeline dair bir uyuşmazlık bulunduğuna göre, işin bedelinin BK.'nun 366. maddesi uyarınca yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayicine göre belirlenmesi gerekir. Davacı her ne kadar yapılan işle ilgili olarak 07.12.1992 tarihli fatura kestiğinin ve buna göre işin bedeli olan 8.237.600 TL.'nin faturaya itiraz edilmemekle kesinleştiğini ileri sürmüş ise de, davalı faturanın kendisine 15.12.1992 tarihinde tebliğ edildiğini belirterek 22.12.1992 tarihinde faturaya itiraz etmiştir. Bu durumda fatura münderecatı kesinleşmediğinden faturadaki miktarla iş bedeli olarak esas alınamaz. Mahkemece, davalı tarafın savunması gibi iş bedelinin 7.500.000 TL. olarak götürü kararlaştırıldığı kabul edilmiş ise de, davalının savunmasında belirtilen 7.500.000 TL. davacı tarafından kabul edilmediğinden bu husus yeminle çözümlenemez. Bedelde uyuşmazlık olduğuna göre yukarıda da değinildiği gibi, işin bedelinin BK. 366. maddesi uyarınca saptanması gerekir. Bu durumda mahkemece iki kez bilirkişi incelemesi yapılmış olup, bunlardan birinci bilirkişi raporu yapılan işlerin yerinde tesbiti suretiyle düzenlenmiştir. İtiraza uğrayan fatura münderecatı her ne kadar kesinleşmemiş ise de, 19.09.1994 tarihli bilirkişi raporunda faturada belirtilen miktarların rayice uygun olduğu belirtildiğinden buradaki değerlendirmenin BK. 366. maddesine uygun olduğunun kabulü gerekir. Davalı her ne kadar davacının işi yarım bıraktığını ileri sürmüşse de bu konuda mahkemece bir tesbit yaptırılmadığından işin tamamen yüklenici tarafından yapıldığının kabulü gerekir. Buna göre 8.236.600 TL. iş bedelinin uyuşmazlık konusu olan 2.000.000 TL. ödeme düşüldüğünde 6.237.000 TL. bakiye alacak kalmaktadır. Ayrıca davacı tarafından lavaboya ilişkin davalının teklif ettiği yeminden kaçınması nedeniyle 1.433.600 TL. lavabo bedelinin de düşülmesiyle bakiye alacağın 4.800.000 TL. kaldığının kabulüyle buna göre hüküm tesis edilmesi gerekirken, aksine düşünceyle yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan, bozmayı gerektirmiştir. (14.03.1996).