 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/7160
Karar no : 1996/1552
Tarih : 21.03.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat A.A. geldi. Davalılar vekili gelmediler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının davalı Aksigorta A.Ş.'ye yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacının diğer davalı Recep'e ilişkin temyiz itirazlarına gelince: Bu davalı hakkındaki davada mahkemece zamanaşımı yönünden reddedilmiş ise de, davalı Recep dava dilekçesi 02.03.1994 tarihinde tebliğ edilmiş cevap dilekçesi ile 10 günlük esasa cevap süresinin geçmesinden sonra 18.04.1994 tarihinde zamanaşımı def'inde bulunmuş, buna karşılık davacı taraf bir gün sonraki yani 19.04.1994 günlü oturumda cevabın süresinde olmadığından bahisle karşı çıkmıştır. Artık bu durumda zamanaşımı def'inin gözetilmemesi gerekir. Kaldı ki, davalı yüklenici Recep, hazırlık tahkikatı sırasındaki C. Savcılığı ifadesinde akdi ilişkiyi kabul etmektedir. Ağır ceza mahkemesindeki yargılama sırasında ve 18.02.1992 günlü oturumda hazırlık ifadesini teyit etmiştir. Diğer taraftan, ibraz edilen tarihsiz sözleşmede de ilk sözleşmede belirtilen 15.05.1987 teslim tarihi 31.01.1991 tarihine ertelenmiştir. Dava tarihi olan 18.02.1994 tarihi gözetildiğinde BK'nun 128. maddesi de nazara alınınca davada zamanaşımı bulunduğundan söz etmek mümkün değildir.
O halde mahkemece zamanaşımı def'inin reddiyle davalı Recep yönünden işin esasına girilerek hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken bu davalı hakkındaki davanın da zamanaşımı yönünden reddi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1.) bent de yazılı nedenle davalı sigorta şirketine yönelik temyiz itirazının reddine (2.) bent de yazılı nedenlerle hükmün davalı Recep yönünden BOZULMASINA 750.000 TL duruşma vekalet ücretinin davalı Recep'ten alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene davacıya iadesine, 21.03.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.