 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/3050
Karar no : 1995/5374
Tarih : 30.10.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı şirket atiye terkettiği diğer istemleri yanında yapımını üstlendiği göçmen konutlarının kesin hesabına göre ödenmeyen 1.604.076.082 TL alacağının tahsilini; davalı taraf ise yapılan soruşturma sonucu kesin hesapta sözleşme yılı dışında yapılan işlere karne katsayısının yanlış uygulandığını, fiyat farklarına esas alınan malzeme miktarının fazla gösterildiğini bu durumda davacının alacağı bulunmadığı gibi, kendisine 1.381.992.911 TL'da fazla ödeme yapıldığının saptandığını bildirip davanın reddini istemiştir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporuna bağlı kalınarak dava kabul edilmiş, karar her iki yanca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının faiz başlangıç tarihline yönelik ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı kesin hesap nedeniyle 1.604.076.082 TL alacaklı olduğunu, davalı tarafça çıkarılan kesin hesaba göre de davacıya 1.381.992.911 TL fazla ödeme yapıldığı ileri sürülmüştür. Bu iki rakam arasındaki fark 2.986.068.993 TL'dir. Bilirkişi raporunda sözleşmeyle kabul edilen malzeme fiyat farkına esas miktarların ve baz fiyatların tek yanlı değiştirilmesinden bu farkın doğduğu belirtilmiş, denetime elverişli hesap biçimi gösterilmemiştir. Bu rapora itirazı içeren davalı vekilinin 10.02.1995 günlü dilekçesi ekinde malzeme fiyat farkı toplamının 202.958.072 TL olduğu belirtilmiştir. Kalan farkın nasıl doğduğu, idarece gösterilen bu farkın doğru olup olmadığı üzerinde durulmadığı gibi, uygulanan katsayının ne olduğu, neye göre, ne kadar ödeneğe ve işe hangi katsayı ve fiyatların uygulandığı da anlaşılamamaktadır. Dahası ve çekişmenin giderilmesi için tesbiti zorunlu olan 12.11.1991 onay tarihli ek sözleşmenin 3.maddesi hükmünün ne şekilde uygulandığı, özellikle 1991-1992 katsayısının hangi işlere nasıl uygulandığı belli edilmemiş, ek sözleşmenin hükümleri ve amacı üzerinde mahkemece de hiç durulmamıştır.
Denetime elverişsiz ve yeterli olmayan rapora dayanılarak hükme varılması bozma nedenidir. Bu durumda; Başbakanlık Teftiş Kurulu soruşturma raporu ve ekleri de celbedilerek açıklanan hususları cevaplayan, kesildiği ileri sürülen % 5'lerin istem içinde olup olmadığını gösteren yargı denetimine elverişli biçimde düzenlenmiş rapor alınması için dosya ve eklerinin yorumda yardımcı olmak üzere içlerinden biri hukukçu,, ikisi konusunda deneyimli teknik kişilerden kurulacak yeni bir bilirkişi kuruluna verilmesi, alınacak raporun mahkemece incelenip diğer kanıtlarla birlikte değerlendirilmesi suretiyle karar verilmesi gerekirken, noksan araştırma ve yetersiz raporla yazılı biçimde sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince hükmün davalı yararına BOZULMASINA 30.10.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.