 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
Esas no : 1994/153
Karar no : 1994/546
Tarih : 3.2.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacılar vekili ile davalılar yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya tekrar gelmekle okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde, davalı yan ile 7.4.1987 tarihinde noterde kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlediklerini, davalı yüklenicinin taşınmaz üzerinde temel ruhsatının alınması olanaksız göstermelik temel attığını, inşaatıda süresinde bitirmediğini, böylece edimini yerine getirmemesi nedeniyle 9. l .1989 tarihinde sözleşmenin feshedildiğini, ancak yüklenicinin, edimini yerine getirmemesine karşın kat irtifakı kurarak, diğer davalılara daire satışı yapıp, tapudan pay verdiğini belirterek, sözleşme feshedildiğinden yüklenici tarafından diğer davalılara yapılan tapu tescili, irtifak hakkı ve tevhit işleminin iptaline, taşınmazın satış önceki hali ile davacılar adına tesciline karar verilmesi istenmiş,
Davalı yüklenici ve bir kısım davalılar, davaya yanıt vermemiş, davalı Mevlüt, Zafer ve Veli bu yerleri iyi niyetle aldıklarını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuşlar.
Mahkemece, davalı yüklenicinin üzerine aldığı bir arsa payı bulunmaması, davalı 3. kişilerin vekalet sözleşmesinden verilen bir yetki ile hisse satın aldıklarını, iyi niyetlerinin korunması gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. İş sahipleri ile yüklenici arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre, yüklenicinin kendisine düşen edimlerini yerine getirmediği, özellikle inşaatı süresinde bitirmemesi nedeniyle davacıların akti feshinde haklı oldukları anlaşılmıştır. Edimini yerine getirmeyen yüklenicinin sözleşmenin 9. maddesindeki "sözleşmeden doğan hak ve sorumluluklarını üçüncü şahıslara devredemez" hükmüne rağmen, tapudaki paylarını diğer davalı 3. kişilere 12.6.1987 tarihli vekaletnameye dayanarak satmış ve geçirmiştir. Bu vekaletnamede ve yapılan akit tablolarında, tapuların, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca kendilerine geçirildiği belirgindir. Bu yerde inşaatın yapılmadan yüklenicinin bir hak kazanamayacağının satın alan davalılarca bilinmesi gerekir. Öyleyse davalı 3. kişilerin iyi niyetinden bahsedilemeyeceğinden, davanın kabulü gerekirken reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kendilerini duruşmada vekille temsil ettirmeyen davacılar yararına duruşma vekillik ücreti tayinine yer olmadığına, istekleri halinde ödedikleri temyiz peşin harçlarının temyiz eden davacılara geri verilmesine, 3.2.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.