 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E. 1992/2484
K. 1992/2665
T. 20.5.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN
- İSTİHKAK DAVASI
- YETKİLİ MAHKEME
ÖZET Dava, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 66. maddesi hükmü uyarınca açılmış bulunan bir istihkak davasıdır. Söz konusu Yasanın 68. maddesinin 7. fıkrasında, bu nitelikteki davalara bakmaya haczi yapan tahsil dairesinin bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir.
(6183 s. AAK. m. 66, 68/1)
Taraflar arasındaki davanın, (Nazilli 2. Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek reddine dair verilen 5.2.1992 tarih ve 467-44 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği, anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili 27.11.1991 tarihli dava dilekçesinde, 09 .... 236 plaka sayılı özel otosunun davalı alacaklı Hazine tarafından borçlunun vergi borcu nedeni ile haczedildiğini, oysa mahcuz aracın trafik kaydının kendi adına olduğunu, araç üzerindeki haczin kaldırılmasını istemiştir.
Davalı 8.1.1992 tarihli yanıt dilekçesinde, uyuşmazlığın 6183 sayılı Yasanın uygulanmasından ortaya çıktığından bahisle görev yönünden davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, haczin icra müdürlüğünce yapılmayıp vergi dairesince yapılması nedeniyle görev yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Dava, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanunun 66. maddesi hükmü uyarınca açılmış bulunan bir istihkak davasıdır. Söz konusu Yasanın 68. maddesinin 1 fıkrasında, bu nitelikteki davalara bakmaya haczi yapan tahsil dairesinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gösterilmektedir..
Buradaki mahkeme sözcüğü davanın miktar veya değerine göre, görevli mahkemenin (Sulh Hukuk veya Asliye Hukuk) hangisi olduğunu belirlemektedir. Sonradan çıkarılan 2576 sayılı Bölge idare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkındaki Kanunun 6. maddesinin 1. fıkrası (b) bendinde, Vergi Mahkemeleri 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanunun 'uygulanmasından doğan uyuşmazlıkları çözümler demekte ise de, bu yasa genel bir yasa ve bunun 66. maddesinin 1. fıkrası (b) bendindeki yetki genel nitelikte bir yetki olup, 6183. sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanunda özel nitelikli bir yasa ve bunun 68. maddesinin 1. fıkrasındaki yetkide özel nitelikte bulunduğundan genel nitelikteki yasa ve genel yetki olayımızda uygulanamaz. Zira, benzeri durumlarda, özel nitelikteki yasa ve bundan kaynaklanan yetkinin uygulanacağı hukukun yerleşmiş ve uygulana gelmiş olan bir kuralıdır. Kaldı ki, sonradan çıkartılan genel nitelikteki 2976 sayılı Kanun, 6183 sayılı Özel Nitelikteki Yasanın 68. maddesindeki özel yetkiyi kaldırmamıştır.
Öyleyse, mahkemenin işin esasına girerek, taraf kanıtlarını toplayıp, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde görev yönünden davayı reddetmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarda yazılı nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazı yerinde olduğundan kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının davacıya geri verilmesine, 20.5.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|