 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1991/5328
K: 1992/1572
T: 26.03.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı vekili; Müvekkili şirketin davalı kooperatife karşı yükümlendiği işi tamamlayıp geçici kabule hazır hale getirdiği halde davalının inşaatı işgal ederek müvekkiline ait araçları kullanmaya başladığını, teminat mektuplarını nakte çevirmek için girişimde bulunduğunu, müvekkilince çıkartılan kesin hesaba göre istihkak alacaklarının 139.321.856 lira olup bundan eksik ve nefaset olarak kabul ettikleri 40.000.000 liranını düşümüyle alacaklarının 99.321.856 lira bulunduğunu, bu davada şimdilik 50.000.000 lira talep ettiklerini, ayrıca haksız fiil nedeniyle 10.000.000 lira zarara uğradıklarını, bunun da tahsilinin gerektiğini, fazla haklarını saklı tuttuklarını, davadan önce teminat mektupları için alınan tedbirin de devamını talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif vekili cevabında davanın reddini istemiş, bu dava ile birleştirilen mukabil davasında ise; davacının geçici kabulde belirlenen noksanlık ve kusurlu işleri yapmadığını, geçici kabul heyetine göre bunun miktarının 230.773.000 lira, alınan tesbit raporuna göre ise (14.509.680 kusurlu ve 70.394.703 lira eksik) imalat bulunduğunu, bunun 1989 yılı birim fiyatlarına göre daha fazlaya ulaştığını 212.229.625 TL. oysa üst kuruluş olan Koop.'un yaptığı kesin hakedişten yüklenici alacağının 59.167.060 lira olduğunu, her iki hesap şekline nazaran yükleniciden alacaklı bulunduklarını ileri sürerek ve fazlaya dair haklarını da saklı tutarak gecikme cezası olan 113.120.000 lira dahil toplam 150.000.000 liranın davalı yükleniciden tahsilini istemiştir.
Mahkemece her iki dava dosyası birleştirilerek toplanan delillere göre; davacı şirketin koop.'ca yapılan kesin hakedişe göre alacağının 49.167.060 lira olup davacı yüklenicinin kabul ettiği 45.867.000 liralık nefaset düşüldüğünde 13.300.000 lira alacağı kaldığı, ancak sözleşmenin eki şartnameye göre dava tarihinde bu alacağın henüz muaceliyet kazanmadığı görüşüyle davasının reddine karşı davanın da bu nedenle reddine, davalının teminat mektuplarına vaki murazasının men'ine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
KARAR : 1. Davacı şirketin yapımını üstlendiği işin geçici kabule hazır hale getirildiği, geçici kabul tutanağının düzenlediği, bir kısım noksan ve kusurlu işlerin bulunduğu, kısmen tamamlanmasına rağmen araya ihtilaf girdiğinden davalı kooperatifçe binaların işgal edildiği, böylece ilişkinin fiilen sona erdiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu durumda tarafların alacak ve borçluluk durumlarının tesbiti için kesin hesabın çıkartılması gerekmekte ise de, 498 adet meskene ait kesin hesabın çıkartılmasının zaman ve masraf itibariyle taraflara büyük külfet getireceği de açıktır. Hakimin davayı en az masrafla ve en kısa zamanda çözüme kavuşturması asıldır. Bu nedenle aradaki ihtilafın boyutları da nazara alındığında kesin hesap çıkartılmadan ihtilafın çözümünde yarar bulunmaktadır. Bu açıklamaların ışığı altında dava basite indirgenecek olursa; çözümü gereken üç ana nokta bulunduğu görülmektedir. 1. ihtilaflı konu hakediş miktarıdır. Yüklenici hakedişin 139.321.856 lira olduğunu bildirmesine karşılık kooperatif bu miktarı 59.167.060 lira olarak kabul etmektedir. Aradaki ihtilaflı miktar yaklaşık 70.000.000 lira civarındadır. Bunun çözümü için mahkemece taraflar HUMK.'nun 230. vd. maddelerine göre isticvap edilmeli, farkın hangi sebeplerden kaynaklandığı etraflıca açıklattırılmalı ve buna göre bilirkişilerden alınacak ek bir raporla kesin hakediş alacağı sözleşme ve eklerine uygun biçimde hesaplattırılarak davacı yüklenicinin kesin hakediş alacağı bulunmalıdır. Mahkemenin kesin hakediş miktarını tesbit etmedeki yöntemde bu nedenle bir isabet bulunmamaktadır.
2. Davadaki uyuşmazlığı oluşturan ikinci husus, yüklenicinin bıraktığı noksan ve kusurlu işlerin miktarıyla ilgilidir. Taraflar bu işlerin tutarında da anlaşmazlığa düşmüşlerdir. Oysa yüklenicinin hiç yapmadığı veya kusurlu yaptığı işler davalı kooperatifçe çekilen 10.1.1989 tarihli ihtarda tüm haklar saklı tutularak eser teslim alındığından bu tarihteki rayiçlere göre, geçici kabul heyetinin tutanağı, tesbit raporu, üst makam Koop.'ca düzenlenen kesin hakediş, mahallinde yapılan keşif ve tüm ihale evrakları sözleşmeler nazara alınarak belirlenmeli ve bulunacak miktar davalı kooperatifin açtığı davada alacak olarak hükme bağlanmalıdır. Bu konudaki mahkeme gerekçesi yerinde görülmemiştir.
3. Davalı karşı davacı kooperatif'in gecikme cezasına ilişkin olarak açtığı 113.120.000 liralık dava da reddedilmiştir. Oysa sözleşmenin 6'ıncı maddesinde belirtilen ceza ifaya ekli nitelikte olup davalı mukabil davacı kooperatif; binaları teslim alırken 10.1.1989 tarihli itiraz dilekçesini vermiş olduğuna göre mahkemece gecikme cezasının esasıyla ilgili olarak inceleme yapılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
4. Kabule göre de, sözleşmenin 46. maddesinde kesin teminatın geri verilmesindeki yöntem belirtildiği ve SSK'dan ilişksizlik belgesi getirilmesi gerektiği ve böyle bir belge ibraz edilmediği halde mektuplar üzerindeki muarazının men'ine karar verilmesinde isabet yoktur.
SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte yazılı nedenlerle hükmün davacı yüklenici şirket yararına; 2. 3 ve 4 no.lu bentlerde açıklanan sebeplerle de davalı mukabil davacı davalı kooperatif yararına BOZULMASINA taraflar duruşmada kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden 24.800 lira vekalet ücretinin taraflardan alınarak birbirlerine verilmesine, istekleri halinde ödedikleri temyiz peşin harçlarının temyiz eden taraflara iadesine, 26.3.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.