 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1990/3541
K: 1990/3256
T: 11.09.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davanın, (Erzincan 1. Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere bianen verilen 12.4.1989 tarih ve 654-219 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı İdare vekili, Erzincan Vergi Dairesi'ne vergi borcu bulunan davalı Osman hakkında 6183 sayılı Yasa uyarınca yapılan takipde haczi kabil malı olmadığının saptandığını, ancak borçlu mal kaçırmak amacıyla kendisine ait Mercedes Otobüsünü muvazaalı olarak Fatih Noterliği'nce düzenlenen 5.5.1988 tarihli sözleşme ile ve düşük bedelle diğer davalılar üçüncü kişilere sattığını, yapılan bu işlem, 6183 sayılı Yasanın 27. maddesi gereğince batıl olduğunu ileri sürerek satış sözleşmesinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı üçüncü kişiler satış işlemi Fatih'te yapıldığından davaya bakmaya bu yer mahkemesinin yetkili olduğunu savunarak dava dilekçesinin yetki yönünden reddini savunmuştur.
Davalı Osman, davaya karşı koyarak reddini dilemiştir.
Mahkeme; vasıtanın noter satış işlemi Fatih'te yapılmış olup davaya bakmaya İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi yetkili olduğundan bahisle yetki yönünden dava dilekçesinin reddine karar vermiş ve hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dava, 6183 sayılı Yasanın 27 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali davasıdır.
6183 sayılı Yasada, iptal davaları yönünden özel bir yetki kuralı vazedilmemiştir. O halde davalı üçüncü kişilerin yetki itirazlarının HUMK. da açıklanan yetki kurallarına göre halli gerekmektedir. Davalı borçlu Osman'ın ikametgahı Erzincan'dır. HUMK.nun 9. maddesine göre davalı Osman'a tabaen diğer davalılar hakkındaki bu davaya da Erzincan Asliye Hukuk Mahkemesi yetkilidir. Öyleyse davalı üçüncü kişilerin yetki itirazlarının reddiyle iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanarak işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2) Davalı üçüncü kişiler, 13.12.1988 günlü cevap dilekçelerinde yetkili mahkemenin Fatih Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu bildirmişlerdir. Oysa mahkeme, İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğunu kabul ederek yetkisizlik kararı vermiştir.
Kural olarak mahkemece yetki itirazı kabul edildiği takdirde dava dosyasının davalının gösterdiği yetkili mahkemeye gönderilmesi gerekli olup onun dışında başka bir mahkemenin yetkili olduğunun kabulü doğru değildir ve usule aykırıdır. Öyleyse, Fatih Asliye Hukuk Mahkemesi yerine İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğunun kabulü, kabul biçimi yönünden usul ve yasaya aykırıdır ve bozma nedenidir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda birinci ve ikinci bendlerde yazılı nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, 11.9.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.