 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1990/1315
K: 1990/5386
T: 10.12.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davanın Sivas Asliye 2. Hukuk Hakimliğince görülerek mehkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen hükmün temyizen tetkiki davacı-karşı davalı vekili ile davalı-karşı davacı şirket vekili ve Zahit Y. vekili ile müdahil Semiha Y. vekili tarafından istenmiş olmakla gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılarar, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davalı-karşı davacının S. Kollektif Şirketi olup, kararın hüküm fıkrasında Hasan Basri Ç. olarak yazılması maddi hataya müstenit bulunduğuna göre; H.U.M.K.nun 80. maddesi uyarınca bu hatanın her zaman tashihi mümkün bulunmasına nazaran tarafların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sir temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Taraflar arasındaki uyuşmazılk arsa karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davalı-karşı davacı yüklenicinin, sözleşmenin feshi ile üzerine geçirilen tapunun iptal edildiğine göre; yaptığı inşaatın bedelini istemeye hakkı vardır. Davalı yüklenicinin işten el çektiği tarihteki m2 rayiç bedelinin tesbiti ile uzmanbilirkişi aracılığı ile yüklenici alacağı saptanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken m2 si 100.000 TL. üzerinden maliyet bedelinin tesbiti ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
3 - Muaccel bir borcun borçluya alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur "B.K. md. 101". Böylece alacağın muaccel olması temerrüd faizine hükmedilmesi için yeterli değildir. Davalı yüklenici karşılık davadan önce davacı özel idareyi direngen duruma düşürdüğünü idida ve ispat edememiştir.
Öyleyse davalı ve karşı davacı yüklenici yararına karşılık dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken alacağın doğum tarihi olan 27.8.1986 gününden itibaren temerrüt faizine hüküm kurulması da yasaya aykırıdır.
4 - Davalı yüklenici karşılık davasında 20.000.000 TL. kar mahrumiyet istediğine ve bu istek de mahkeme red edildiği halde karşı davalı yararına rededilen miktar üzerinden nisbi vekalet ücreti verilmesi gerekirken maktu ücreti vekalete hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
5 - H.U.M.K.nun 417. maddesinde kanunen sayılan haller dışında mahkeme giderlerinin aleyhine hüküm verilenden alınması gerekir. Davada iki taraftaan her biri kısmen haklı çıkarsa mahkeme her birini masrafla ilzam veya bu masrafları aralarında taksim etmelidir. Oysa hükümdü tüm giderlerin davacı özel daire üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir. Davalı yüklenicinin karşı davasındaki 20.000.000 TL.lık kar mahrumiyetine ilişkin istemi reddedildiğine ve yargılama giderinin davacı ve davalının karşılık davası yönünden yapıldığına göre kabul ve rededdilen miktarlar nazara alınarak taraflar arasında yargılama giderinin paylaştırılması gerekirken sadece davacı özel idare üzerinde bırakılması yasaya aykırıdır.
6 - müdahil Semiha Y. ve Ömer K. tarafından açıldığı ileri sürülen ferağa icbar davalarının sonucu bu davaya doğrudan etkili bulunmaktadır. Davalar ayrı mahkemede açıldığına ve bu dava ile birleştirilmediğine göre açıldığı idida edilen cebri tesil davalarının durumu tahkik edilerek sonucunun beklenmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde kara verilmesi yasaya aykırıdır.
7 - Müdahi Zahit Y. davalı yüklenici Şirket'ten alacaklı olduğunu ve şirket adına kayıtlı bulunan bağımsız bölümler üzerine haciz koydurduğunu ileri sürerek davaya katılmıştır. mahkemece yüklenici üzerindeki bağımsız bölümlerin tapularının iptali ile davacı Özel İdare adına tapuya tesciline ve tapu tescil aşamasında tapu kayıtları üzerindeki tüm mükellefiyetlerinde kaldırılmasına karar verilmiştir. Oysa müdahil Zahit Y. yukarıda da açıklandığı üzere yüklenici şirket'ten olan alacağı sebebiyet şirket adına kayıtlı bağımsız bölümler üzerine haciz şerhi koydurmuştur. Tapu üzerindeki tüm mükellefiyetlerin kaldırılmasına karar verilmekle müdahil Zahit Y.'in haciz şerhlerine de kaldırılmış olmaktadır. Bu durumun anılan müdahilin hukukuna müessir olduğu kuşkusuzdur. Açıklanan nedenlerle yüklenici davalının davacı özel idare'den alması gerekli miktar üzerine haciz konulmadan davalı yüklenici üzerindeki tapunun iptali ile tüm mükellefiyetlerin de kaldırılmasına karar verilmesi de yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda 2 ile 7. bentlerde gösterilen sebeplerle davacı Özel İdare ile karşı davacı yüklenici ve davaya katılan Semiha Y. ve Zahit Y. yararlarına BOZULMASINA, ve 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, 10.12.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.