 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1989/2984
K: 1990/685
T: 20.02.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davanın Gebze Asliye 1. Hukuk Hakimliğince görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 7.4.1988 tarih ve 126-176 sayılı hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiş ve davacı vekili duruşma istemiş olmakla duruşma için tayin edilen günde taraflar ve vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, özellikle davacı kooperatife ait inşaatın ek sözleşmede kararlaştırılan sürede ikmal ve teslim edilmediği toplanan delillerle subuta ermiş olup sözleşme dışı özel işler ve kredilerin gecikme ile ödenmesi karşısında 118 günlük gecikmenin yarıya indirilmesinde mahkemenin takdiri bakımından bir usulsüzlük bulunmamasına ve 1.200.000 TL. eksik ve kusurlu iş tutarının kadri matufunda bulunmuş olup kooperatifin buna karşılık 1.600.000 TL. istihkak kesintisi yaptığı davalılarca isbat edilmemiş bulunmasına göre davalıların bütün davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2 - 19.10.1985 tarihli ek sözleşmenin 2. maddesinde yazılı olan daire başına günlük 5000 TL. ceza koşulu Borçlar Kanununun 158/2 madde hükmünde düzenlenen ifaya eklenen ceza niteliğindedir. Yapılan iş Türk Ticaret Kanununun 12. madde hükmünce ticari olduğu gibi davalı yükleniciler açısından tamamı da ticari mahiyettedir. Öte yandan, tacir sıfatını haiz olan bir borçlu, fahiş olduğu iddiası ile cezanın indirilmesini mahkemeden isteyemez (Türk Ticaret Kanununun 24 md.). Esasen sözü edilen ceza nicelik ve nitelik itibariyle davalı yüklenicilerin mahfına yol açacak bir düzeyde de değildir.
O halde mahkemece saptanan 59 gün gecikme için ifaya eklenen cezanın aynen tahsiline karar verilmesi gerekirken olayda uygulama olanağı bulunmayan Borçlar Kanununun 161. maddesi hükmüne dayanılarak indirime tabi tabi tutulması usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ : Yukarda 1. bendde açıklanan nedenlerle davalıların bütün, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, hükmün 2. bendde gösterilen nedenlerle temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 20.2.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.