 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1989/2900
K: 1989/3259
T: 05.07.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davanın Denizli Asliye 1. Hukuk Hakimliğince görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen hükmün temyizen tetkiki davalılarca istenmiş olmakla gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Niteliği itibariyle dava İcra, İflas Kanununun 277 ve bunu izleyen maddelerinde düzenlenmiş tasarrufun iptali davasıdır. Böyle bir davanın açılabilmesi için kural olarak davacının kesinleşmiş bir alacağının bulunması, borçlunun ise bu alacağı ödemekte aczının (ödemekte güçsüzlüğünün) gerçekleşmiş bulunması gerekir.
Borçlunun güçsüzlüğü İcra İflas Kanunununun 105 inci maddesinde belirtilen geçici aciz belgesi veya aynı kanunun 143. maddesinde düzenlenen kesin aciz belgesiyle kanıtlanır. Alacaklı kesinleşmiş bir alacağı mevcut olsa dahi bu davayı açarken sözü edilen belgelerden birine dayanmak zorundadır. Çünkü bu istem, İcra ve İflas Kanunununun 277. maddesi hükmü gereğince dava açmanın ön koşuludur.
Somut olayda davacı kesin aciz belgesi ibraz etmediği gibi yapılan hacizlere ilişkin tutanaklarda davalı borçlunun haczi kabil başkaca malı bulunmadığı tesbit edilmemiştir.
O halde dava koşulu gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmesi gerekir.
2 - İptal davasında amaç davacının alacağına yeter miktardaki tasarrufu iptal ettirmektedir. Dava taşınmaza ilişkin bulunduğu takdirde tapunun iptal ve tescili gerekmediğinden İcra ve İflas Kanunununun 283. maddesi hükmünde belirtildiği gibi alacağa yeter miktardaki tasarrufun iptaliyle yetinilmesi gerekirken mahkemece tapunun iptal ve tescili yolunda hüküm kurulması kabul biçimi bakımından usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA 5.7.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.