 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1989/2106
K: 1989/5030
T: 30.11.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davanın, (Akşehir Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 20.2.1989 tarih ve 200-49 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Taraflar arasındaki sözleşme içeriği itibariyle bir eser sözleşmesi olup davalı yüklenicinin edim karşılığında inşaat yapımını üstlenmesinden ibarettir. (BK. 355 Md). Kural olarak bu gibi sözleşmeler karşılıklı edimleri içerdiğinden aynen yerine getirilmesi istenebilir.
Öte yandan, 6753 sayılı TTK. Mer'iyet ve Tatbikat Şekli Hakkındaki Kanunun 41. maddesi ile BK. 126. maddesine eklenen 4. bend hükmü gereğince eser sözleşmeleri genel olaak 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Böyle olunca mahkemenin olayda uygulama olanağı bulunmayan BK. 217. madde hükmünden hareketle bir kısım dava kalemleri hakkında 1 yıllık zamanaşımı süresi uygulaması yanlıştır.
O halde, mahkemece yapılacak iş, olayda zamanaşımı gerçekleşmediği gözönünde tutularak davaya konu edilyen eksiklikler bedelini dava tarihindeki rayiçlere göre bilirkişiye hesap etirmek, bu aşamada davalının itirazları değerlendirilmek suretiyle sonucuna uygun hüküm vermek olmalıdır.
2 - Davacının kendisine isabet eden üç dairenin avan projesine göre 48 m2 küçük yapılmasından dolayı ortaya çıkan değer kaybına ilişkin istemine gelince, dairelerin projesinden küçük yapılması açık ayıp niteliğini taşır. Bu durumda davacı iş sahibinin eseri teslim alırken işlerin mutad cereyanına göre imkan bulur bulmaz gecikmeksizin muayene ettirip davaya konu edilen bu kusurları yükleniciye bildirmek zorundadır. Aksi halde yüklenici her türlü sorumluluktan kurtulmuş olur (BK? 359. ve 362. md.ler).
Somut olayda, davacının değer kaybı hususunda davalıya karşı herhangi bir itiraz ileri sürmemiş ve eserin tesliminden yaklaşık 2 sene sonra muayene ve tesbit yoluna giderek ayıplı iş nedeniyle talepte bulunmuş olduğundan bu kalemden dolayı yüklenicinin sorumluluğunun kalmadığına hükmedilmesi gerekir. Bu nedenle değer düşüklüğüne ilişkin talebin reddedilmiş olması sonucu itibariyle doğru bulunmuştur.
SONUÇ : Yukarıda 2. bendde açıklanan nedenlerle davacı vekilin diğer temyiz itirazlarının reddine, 1. bendde yazılı nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, istek halinde ödediği temyiz peşin harcın temyiz eden davacıya geri verilmesine, 30.11.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.