 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1988/4967
K: 1989/1292
T: 16.03.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davanın İstanbul 6. İcra Tetkik Mercii Hakimliğince görülerk kararda belirtilen gerekçelere binaen verilen hüküm davacı alacaklı Vildan S. vekili ile davalı 3. kişi Mehmet G. vekili taraflarından temyiz edilmiş olmakla gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, özellikle icra takibinin kesinleşmesi üzerine davaya konu haciz uygulanmış olup alacağın gerçek olup olmadığı hususunda sınırlı yetkili mercii hakimliğinin İ.İ.Kanun 167 ve devamı maddelerinde gösterilen nedenler dışında incleme yapamayacağına göre davalı üçüncü şahıs vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davacı vekilinin temyizen gelince; alacak senetten kaynaklanmış olup şirket hakkında yapılan icra takibine karşı İ.İ.Kanun 169 ve 169 a maddeleri hükümlerine uygun şekil ve sürede itiraz edilmemek suretiyle kesinleşmiştir. Gerçekten takip aşamasında ödeme emri tebliğ edilen borçlu Şirketin 5 gün içinde itirazlarını bir dilekçeyle tetkik merciine bildirerek takibin kaldırılmasını istemedeği takdirde alacak kesinleşmiş olur.
Somut olayda, ticari senetlere mahsus özel takip yoluyla yapılan icra takibi kesinleşmiş olduğuna ve İ.İ.Kanun 97. maddesi hükmü çerçevesinde karşılık dava olarak usulen açılmış bir iptal davası da bulunmadığına göre, artık mercii hakimliğinin alacağın var olup olmadığı konusunda hüküm kurması yasanın anılan hükümlerine aykırı düşer. Bundan başka mercii kararında belirtildiği üzere mahcuz eşyaların davalı borçlu şirkete ait olduğu sübuta ermiştir. O halde üçüncü kişinin istihkak iddiasının kaldırılması ve haczin devamına karar verilmesi gerekmektedir.
Mercii hakimliğinin bu yönleri gözetmeksizin yazılı olduğu şekilde davanın reddi yolunda hüküm kurması yanlıştır.
SONUÇ : Yukarda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı üçüncü kişi vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte gösterilen sebepten dolayı hükmün davacı alacaklı yararına BOZULMASINA, 16.3.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.