Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1988/4827
K: 1989/2560
T: 29.05.1989

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Taraflar arasındaki davanın (Ankara 8. Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 18.1.1988 tarih ve 375-1 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalılardan İsmet tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
 
KARAR : 1) Davacı Bakanlık davalılardan Cüneyt'in Kara Harp Okulu'nda öğrenimine devam etmekte iken kendi isteği ve kefilin tasvibiyle okuldan ayrıldığını ileri sürerek, kendisine yapılan 558.612 TL. harcamanın, sarf tarihinden itibaren temerrüt faiziyle birlikte tahsilini dava etmiş mahkemece tesbit edilen 384.016 TL. esas alacağın dava tarihine kadar olan aynı miktardaki faizi ile dava tarihinden sonraki yasal faizinin ödetilmesine karar verilmiştir.
5401 sayılı Yasanın 2/A maddesinde bu gibi yükümlülerin Devlete olan borçları yedek subaylık vazifelerinin ikmaline kadar tehir olunur hükmüne yer verilmiştir. Görülüyor ki bu hükmün alacağını tahsili için açılacak davanın ikame şartı olmayıp, alacağın istenebilirliği muacceliyeti ile ilgilidir. Kanun koyucunun amacı davanın açılamayacağı doğrultusunda olsaydı maddede borcun ertelenmesinden değil, davanın açılamayacağından bahseden bir ifade yer alırdı. Bu durumda Devlete olan borçların ertelenmesi söz konusu olup, bu hususun ilamın icrası aşamasında da gözönünde bulundurulacağı tabiidir. Öte yandan İdarenin alacağının taahhütnameye nazaran daha garantili olan mahkeme ilamına bağlamasında hukuki yararı vardır. Kural olarak hukuki yararın bulunduğu yerde dava hakkının varlığı da kabul edilmelidir. Dairemizin kökleşmiş içtihatları da bu doğrultudadır.(Yargıtay 15. HD., 8.10.1987 tarih, 785-3464 sayılı kararı).
O halde, İdarenin bu konuda dava açamayacağına ve tahsile karar verilemeyeceğine ilişkin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Yukarda birinci bentde açıklandığı üzere davaya konu edilen alacak öğrencinin yedek subaylık görrevinin yerine getirilmesine kadar yasa ile ertelenmiştir. Daha açık bir anlatımla dava tarihinde İdare alacağı henüz istenebilirlik muacceliyet kazanmış değildir. Bu niteliği olmayan bir alacaktan dolayı borçlunun direniminden temerrüdünden söz edilemez (BK. m.101). Direnimin bulunmadığı durumlarda direnim faizine hükmedilmesi de istenemeyeceğine göre, mahkemenin esas alacağı dava tarihine kadar ve ondan sonraki aşama için temerrüt faizine hükmetmesi yanlıştır.
 
SONUÇ : Yukarda birinci bendde açıklanan nedenlerle davalı İsmet'in diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde gösterilen sebepten dolayı kararın adı geçen yararına BOZULMASINA, istek halinde ödediği temyiz peşin harcının temyiz edene iadesine, 29.5.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler



YARGITAY KARARLARI :
İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini