 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1988/2909
K: 1989/1783
T: 06.04.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davanın Sarıyer Asliye Hukuk Hakimliğince görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen hükmün (...)duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş olmakla (...) gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacılar, esas ve tevhit edilen dava ile 28.6.1979 ve 2.9.1980 tarihli sözleşmelere dayanarak yaptıkları inşaat karşılığı bakiye 120/240 arsa payının adlarına tescilini dava etmişlerdir. Bu sözleşmelerin konusu olan inşaatın tamamına yakın bölümün ikmal edildiği ve bir kısım arsa payının da davacılara veya onların sattıkları kişilere verilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Öte yandan, davalı arsa sahipleri yükleniciler aleyhine açmış oldukları 1985/662 Esas sayılı davada B.K. 97. madde hükmü doğrultusunda inşaatın kendilerince ikmal edilmesi için izin istemiş olup mahkemece dava kabul edilmiş ve hüküm temyiz aşamasından geçerek kesinleşmiştir.
Davacıların sözleşmede öngörülen süre içinde inşaatı ikmal ve davalılara ait bağımsız bölümleri eksiksiz şekilde teslim etmedikleri ihtilafsızdır. Böylece davacı yükleniciler borçlu temerrüdüne düşmüş olduklarından, davalı iş sahiplerinin B.K. 106. maddesinde düzenlenen seçimlik haklardan birini kullanmak olanağı doğmuştur. Anılan seçimlik haklar, karşı tarafa ulaşması ile hüküm ifade ettiğinden artık tek yönlü olarak bundan dönülemez. Yukarda açıklandığı üzere arsa sahipleri açtıkları 1985/662 Esas sayılı dava ile seçimlik haklarını akdin ifası doğrultusunda kullanmış olduklarından ve bu irade beyanlarının rızayı bozan bir sebebe dayandığını ileri sürmediklerinden, artık bununla bağlı sayılmaları gerekir.
Mahkemenin bu yönü gözetmeksizin ve ayrıca 24.1.1984 tarih 3/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı bir şekilde her iki sözleşmenin feshine karar vermesi yanlıştır. Bu aşamada mahkemece yapılacak iş, davacıların temerrüde düştükleri tarihteki rayiç fiyatlara göre eksik iş bedellerini saptamak, bu bedelin davalılara ödenmesi kaydı ile sözleşme gereğince davacılara verilmesi gereken arsa payının tesciline ve böylece birlikte ifaya karar vermekten ibarettir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA (...) 6.4.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.