 |
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1988/2242
K: 1988/1067
T: 17.03.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davanın, (Eyüp 2. Tetkik Mercii Hakimliği) nce görülerek reddine dair verilen 2.4.1987 tarih ve 386-87 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı alacaklı vekili ile davalı borçlu taraflarından istenmiş olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Mahcuz araç, borçlu Azmi adına trafikte kayıtlı iken, vekili tarafından dava dışı Ünal'a 8.10.1985 tarihinde haricen satıldığı, Ünal'ın ise 16.10..1985 tarihli adi senetle aracı davacıya satmış olduğu anlaşılmaktadır.
18.6.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3176 sayılı Yasayla değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d madde hükmü gereğince, tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri araç sahibi adına mevcut tescil belgesi esas alınarak noter huzurunda veya ilgili memur aracılığıyla yapılması zorunludur. Bu şekilde yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersiz sayılmıştır. Karayolları Trafik Kanununun 20/d madde hükmü gereğince, tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri araç sahibi adına mevcut tescil belgesi esas alınarak noter huzurunda veya ilgili memur aracılığıyla yapılması zorunludur. Bu şekilde yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersiz sayılmıştır. Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 37/c-d maddesi de aynı nitelikte hükümleri içermektedir.
Görülüyor ki, olayda yapılan her iki satış anılan hükümlere uygun değildir.
Öyle ise, aracın asıl maliki borçlu Azmi olup, BK. nun 19. madde hükmü gereğince mülkiyetin davacıya geçtiği kabul edilemez.
Merciin bu yönleri gözden kaçırarak yazılı olduğu şekilde istihkak davasının kabulüne karar vermesi yanlıştır.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, 17.3.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.