Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2000/4406
Karar No: 2000/5100
Tarih : 18.9.2000

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.4.1998 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 3.12.1999 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı, Rasim A... tarafın 10.9.1976 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile kendisine satışı vaad edilen 1105 parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile adına tescilini istemişlerdir.
Davaya katılan davalının mirasçıları davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davaya katılan mirasçılar temyiz etmişlerdir.
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Husumet satıcıya yöneltilmiştir. Ancak, dosyada bulunan veraset ilamına göre satıcı dava açılmadan önce 6.2.1981 tarihinde ölmüştür. Gerçek kişilerin kişiliği ve medeni hakları kullanma ehliyeti M.K.nun 27/1 maddesi uyarınca ölümle sona ereceğinden ölmüş, kişinin taraf ehliyeti yoktur. 4.5.1978 tarih 4/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca da "ölen bir kimse hakkında açılan davaya bakılmasına, davacı tarafın isteği üzerine mirasçıların duruşmaya davalı olarak çağrılmalarına, yahut ıslah yolu ile, kendilerinin davalı sayılmalarına mevzuatımız yer vermemiştir. Bu nedenle mirasçılar hakkında ayrı bir dava açması zorunludur. Temel kural budur. Hak aramak durumunda bulunan davacının, davasını açarken davalı olarak gösterdiği kişinin hayatta olup olmadığı özenle araştırması gerekir."
Mahkemece, bu kural nazara, alınmadan mirasçılar davaya katılarak yargılamaya devamla karar verilmiştir.
Hükmü temyiz eden mirasçılar hernekadar davalı sıfatını kazanmamış iseler de davaya katıldıkları, aleyhlerine de hüküm kurulduğu ve hukuki yararlan bulunduğundan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alman temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, 18.9.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini