 |
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/1661
Karar No : 1998/2203
Tarih : 20.3.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
HACİZ ŞERHİNİN KALDIRILMASI
SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİ
ÖZET Satış vaadi sözleşmesinin, satıcının vergi borcunun Hazine tarafından tahsiline imkan bırakmamak için taşınmazların kaçırılması amacıyla düzenlendiği anlaşıldığı takdirde; satış vaadi alıcısının iyi niyet ve taşınmazlardan birinin satışı halinde vergi alacağının karşılanacağı iddiasıyla açtığı, Hazinenin vergi alacağından dolayı tapu kayıtları üzerine koydurduğu haciz şerhlerinin kaldırılmasına ilişkin davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
(6183 s. AAK. m. 27,28,29,30)
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.3.1996 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhinin kaldırılması istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın, kabulüne dair verilen 25.12.1997 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
Mahkeme, bozmaya uyarak karar vermiştir. Nizalı taşınmazların üzerinde Hazinenin vergi alacağından dolayı haciz şerhleri bulunmaktadır. Hazine hakkında açılan dava davacının satış vaadi sözleşmesi ile bu gayrı menkulü aldığını, iyi niyetli iken sonradan hazinenin diğer gayri menkullerde hacizler koydurduğunu, bu gayri menkullerden birinin satışı halinde vergi alacağının karşılanacağı sebebi davacı tarafından ileri sürülüp bu sebeple haczin kaldırılması istenmiş, Mahkeme, Kartal kazasındaki gayrı menkulün satışı Hazine alacağını karşılayacağı sebebiyle davayı kabul ederek haciz şerhinin kaldırılmasına karar vermiştir. Haciz şerhinin kaldırılması istenen taşınmaz Eminönü'ndedir. Bozmaya göre, hacizlerin kaldırılabilmesi için ne gibi işlemler yapılacağı kanun numarası da yazılmak suretiyle gösterilmiştir. Vergi Usul Kanununun 28. maddesi 2. bendi bağışlama sayılan tasarruflardan bahseder. Buna göre borçlu satıcı olarak verdiği malın aktin yapıldığı sıradaki değerine göre ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği zaman bu tür sözleşmeler bağışlama sayılan tasarruflar olarak kabul edilir. 0 halde her ne kadar borçlu malını satacak ve aldığı para ile borcunu ödeyecek ise satarken aldığı para malın akdin yapıldığı sıradaki değerine göre pek aşağı bir fiyat olarak kabul edilir ise böyle bir durumda o sözleşme bağışlama sayılan tasarruflar cümlesinden sayılır. Böyle durumlar da harçtan kaçmak için bedelin az gösterilmesi durumunun dışında Hazinenin vergi alacağını boşa çıkartmak için önceden satıcının vergi borcu tahakkukunun bilinmesi ve bundan kaçırılmak için satış vaadi sözleşmesi düzenlenmesi hali ortaya çıkarsa bu hacizlerin kaldırılmaması gerekir. Hazinenin haczinden dolayı alacağı miktar gayrı menkulün satışı ile tahsil edilirse zaten satış vaadi alıcısı lehine durum kendiliğinden tahakkuk eder. Bunlar gözetilmeden yetkisi de kaza sınırları ile sınırlı bulunan İstanbul Hakiminin Kartal'a giderek keşif yapıp yukarıdaki yazılanları irdelemeden yazılı şekilde kabul kararı vermesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 20.3.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.