 |
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E. 1997/8593
K. 1997/9455
T. 24.12.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
VAKIF ŞERHİNİN TAPUYA İŞLENMESİ
HUSUMET
KARAR ÖZETİ:1- Vakıf şerhinin tapu kaydına işlenmesine ilişkin davalarda, bu şerhin kaldırılması yada olmamasında yararı olan kişilerin hasım gösterilmesi gerekir. Bu nedenle Tapu Sicil Muhafızlığına husumet düşmez.
2-Özünde vakıf olan taşınmazın vakıf olmayan taşınmazlarla birleştirilmesi (tevhidi) usulsüzdür.
(1086 s. HUMK. m. 38, 73)
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.7.1996 gününde verilen dilekçe ile vakıf şerhinin tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda, davanın reddine dair verilen 1.7.1997 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin gideri olmadığından reddine karar verildikten sonra, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
Davacı, 16 parsel sayılı taşınmazın geldi kayıtlarında bulunan vakıf kaydının tapuya şerhini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dayanak kayıtlardan vakıf şerhi bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyize getirmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, vakıf şerhinin tapu kaydına işlenmesi davalarında, bu şerhin kaldırılması yada olmamasında yararı olan kişilerin hasım gösterileceği ve bu nedenle Tapu Sicil Müdürlüğü ne husumet yöneltilemeyeceğine göre Tapu Sicil Müdürlüğü aleyhine açılan davanın red-dinde sonucu itibariyle bir usulsüzlük görülmemiş ise de;
Dava konusu 16 parsel sayılı taşınmazın tevhiden oluştuğu 5 parsel sayılı taşınmazın dayanağı 1320 tarih, 13 no. lu kayıtta vakıf şerhi bulunmaktadır. 13 no. lu kaydın gittisi Mart 320, Cilt 19, Sayfa 127 numaralı kayıt ise incelenmemiştir. Bu kayıt getirtilip incelendikten sonra 5 parsel sayılı taşınmazla bağlantı kurulması bağlantı kurulduğu takdirde, davacı Vakıflar idaresine önel verilerek vakıf mal ile özel mülk olan ve vakıf olmayan diğer taşınmazların tevhidi usulsüz olduğundan ifrazın sağlanması, vakıf taşınmaz ayrıldıktan sonra vakıf şerhinin konulması gerekir. Olaya göre, özünde vakıf olan bir taşınmaz ile vakıf olmayan iki taşınmaz birleştirilmiştir. Öncelikle bu yönün çözülmesi gerekir. Ayrı ayrı nevileri bulunan taşınmazların birleştirilmeleri yönü işin amacına ters düştüğünden bu yönler aşıldıktan sonra sonuca gitmek gerekeceğinden, bunlar gözetilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı gerekçelerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, 24.12.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.