 |
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E. 1993/2552
K. 1994/1427
T. 10.2.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
BİR HAKKA DAYALI ZİLYETLİK
ZAMANAŞIMI
MAHKEMENİN GÖREVİ
KARAR ÖZETİ Medeni Kanunun 639/1. maddesi uyarınca, tapusuz taşınmazın kendi malı olarak tapuya tescilini istemek hakkına sahip bulunan zilyedin açacağı taşınmazın geri alınması davası, MK.nun 895. maddesine dayalı bir yerin geri alınması davası olmayıp, MK. nun 902 veya 904. maddelerine dayanan zilyetliği istihkak davası olduğundan, aynı Kanunun 897. maddesinde yazılı zamanaşımına tabi değildir. Ayrıca, bu davalarda mahkemenin görevi, taşınmazın değerine göre belirlenir.
(743 s. MK. m. 639/1, 895, 897, 902, 904)
(1086 s. HUMK. m. 1, 2)
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 3.6.1991 gününde verilen dilekçe ile zilyetliğe dayalı men'i müdahale istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın, davalı Tahsin yönünden reddine; davalı İsmail yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına dair verilen 21.1.1993 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek, gereği düşünüldü:
Davacılar, 1952 yılından beri süregelen zilyetliklerine dayanarak çekişmeli yere davalıların vaki elatmalarının önlenmesine karar verilmesinin istemişler; mahkemece, MK.nun 897. maddesindeki bir yıllık sürenin geçirildiği gerekçesiyle dava reddolunmuştur.
Medeni Kanunun 894, 895, 896 ve 897. maddeleri hükümleri, mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kimsenin zilyedliğini korumak üzere konulmuşlardır. Halbuki MK. nun 902, 903 ve 904. maddelerinde düzenlenen zilyetliğe istihkak davaları ise, zilyetliği herhangi bir hakka dayanan kimse tarafından açılabilecek davalardır. Tapuda yazılı olmayan bir taşınmaz mal üzerinde aralıksız, çekişmesiz ve malik gibi, yirmi yıl zilyet bulunmuş olan kimse, MK. nun 639. maddesinin birinci fıkrası gereğince O malın kendi malı olarak tescilini isteme yetkisini elde etmiş olduğundan, herhangi bir hakka dayanmayan bir zilyet durumunda olmayıp, malın kendi malı olarak tescilini isteme hakkına dayanan zilyet durumundadır. O halde, onun açacağı (zilyetlik konusu) malın geri alınması davası, MK. nun 895. maddesine dayanan bir yedin geri alınması davası değil, fakat sözü edilen Kanunun 902 veya 904. maddesine dayanan bir zilyetliği istihkak davasıdır ve bundan dolayı 897. madde de zamanaşımına bağlı tutulamaz.
Somut olayda dayanılan zilyetlik, bir hakka dayalı bulunduğundan, MK. nun 897. maddesindeki zamanaşımına tabi değildir. Bu nedenlerle işin esasına girilerek değer ve görev konusu da gözetilerek bir karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde karar ittihazı doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle davacıların temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, 10.2.1994 tarihinde oybirliği ile karar verildi.