 |
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E. 1992/7254
K. 1993/2243
T. 12.3.1993 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ÖZET Esasen ifraz sırasında düşünülmesi gereken yol ihtiyacının, davacının parseliyle aynı bütünden ayrılan parsellerden karşılanması mümkün olduğu halde, sonradan başka parsellerden geçit hakkı istenmesi doğru değildir.
(743 s. MK. m. 2, 67)
Davacı Bakiye vekili tarafından, davalı Memiş ve arkadaşları aleyhine 6.12.1988 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda, 392 ve 467 parsellerden geçit kurulmasına dair verilen 13.4.1992 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek, gereği düşünüldü:
Davacı, 391 sayılı parseli lehine 392, 48, 467 sayılı parsellerden geçit kurulmasını istemiştir. Mahkeme, 392 ve 467 sayılı parsellerden 4 m. genişliğindeki geçide hükmetmiştir. Davacının 391 sayılı parseli ile davalılara ait 392 ve 48 sayılı parseller öncesi bir parsel iken ifraz ile ayırıma tabi tutularak müstakil parseller oluşmuştur. Dosyada 52 sayılı parselin ifrazı ile 391 ve 392 sayılı parsellerin meydana geldiği sabittir. Mahkeme, 392 sayılı parselden geçit kurarken parseldeki 17.5.1991 tarihli krokide işaretli depoya kadar yolu getirmiş bilahare deponun etrafından dolaşarak yine 392 sayılı parsel içensinden yola ulaşmayı tercih etmeden yolun depoya ulaşmasından sonra 467 sayılı parsele geçmek sureti ile genel yola bağlantıyı kurmuştur. Oysaki, 52 sayılı parsel ifraz edilirken malikler taşınmazlarının yollarını da ayırıp, böylece genel yola bağlantılarını sağlamaları gerekirken bunu o zaman yapmadıklarından, sonradan başka parsellerden yol ihtiyacını gidermeye çalışmaları doğru görülmemiştir. O halde, 17.5.1991 tarihli krokide 392 sayılı parselden geçit kurulurken yolun parseldeki depo olarak kullanılan binanın etrafından dolaşarak, parselden devamla karayoluna geçitin ulaştırılması gerekirken 467 sayılı parselden bir kıstasla yola ulaşılması doğru görülmemiştir. Geçitin 3 m. genişliği normal olarak ihtiyacı karşılayacağı düşünülmeden 4. m. genişliğinde yol tefriki de keza doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün BOZULMASINA, yatırılan temyiz harçlarının istek halinde iadesine, 12.3.1993 gününde oybirliği ile karar verildi.
|