 |
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E:1989/4259
K:1989/8811
T:24.10.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KADASTRO TUTANAKLARININ KESİNLEŞMESİ
- YENİLİK DOĞURUCU HÜKÜM
- GÖREVSİZLİK KARARI
ÖZET: Mera, yaylak ve kışlak davalarında mülki sınırlar nazara alınmaz. Bu gibi taşınmazların belli bir köyün sınırları içinde bulunması, yararlanma bakımından o köye hak bahşetmeyeceği gibi, diğer bir köyün kadim yararlanma hakkını engellemez. Mer'a, yaylak ve kışlaklarla ilgili davalarda köy muhtarı veya ihtiyar kurulunun davayı kabul, davadan vazgeçme ve sulh olma yetkileri yoktur.
(YİBK., 31.5.1965 gün ve 4/2 s.)
Davacı S............ Köyü Muhtarı tarafından, davalılar aleyhine 18.1.1982 gününde verilen dilekçe ile Bediryurdu namındaki yaylaya elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen, 1.11.1988 günlü hükmün Yargıtay'ca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar Mehmet, Ahmet, İbrahim Halil ve Abdülmecit ile müdahil ............... İlçesi K......... Köyü Tüzelkişiliği vekili Av. Ahmet tarafından istenilmekle, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya kapsamı ve toplanan deliller itibariyle çekişmeli taşınmazın kamu malı yayla olduğu saptandığına, özellikle Diyadin Asliye Hukuk Mahkemesinin derecaattan geçerek kesinleşen 20.2.1968 gün ve 1962/38 esas, 1968/23 karar sayılı ilamı ile dava konusu yerin kamu malı kışlak (mera) olduğu belirtilerek Ali evlatları Rizge ve Farzı mirasçıları İbrahim Halil ve arkadaşlarının bu yere elatmalarının önlenmesine karar verildiğine, artık onların çekişmeli taşınmazın kendilerine ait özel mülk olduğuna ilişkin muaraza ve savunmaları dinlenmeyeceğine ve ancak K......... Köyü mensubu olduklarından ötürü mezkür taşınmazdan yararlanabileceklerine göre, davalılar Mehmet, Ahmet, İbrahim Halit ve Abdülmecit vekillerinin hükme karşı yönelttikleri temyiz itirazlarına reddi gerekmiştir.
Müdahil K........... Köyü vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Dosya kapsamı, mahallen yapılan ve uygulama, bilirkişi ve tanık sözlerinden, çekişmeli yayladan K.......... Köyünün yararlandığı anlaşılmıştır. davacı S............ Köyü iddiasını ispat edememiştir. 31.5.1965 gün ve 4/2 sayın İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği üzere; mera, yaylak ve kışlak davalarında mülki sınırlar nazara alınmaz. Bu bakımdan dava konusu yerin, S.......... Köyü sınırı içerisinde bulunması bu köye bir hak bahşetmez ve,K............ Köyünün de kadim yararlanma hakkına halel getirmez. Bu tür davalarda, yani mera, yaylak ve kışlak davalarında köy muhtarı ve ihtiyar heyetinin veya tayin ettikleri vekilini, davayı kabul veya davadan vazgeçme, sulh olma yetkileri yoktur. Bu bakımdan, K........... Köyü 1962/38 sayılı davaya katıldığı ve bu isteği kabul edildiği halde, sonradan bu köy vekilinin 6.7.1965 günlü dilekçesi ile ve aynı günlü oturumda müdahaleden feragat etmesi biraz evvel açıklanan kural uyarınca iş bu davayı etkilemez.
Bu itibarla, davacı S............ Köyünün davasının reddi ile müdahil K............ Köyünün isteği doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken aksine bazı görüş ve düşünce ile davanın kabulü isabetli bulunmamıştır.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle müdahil K........ Köyü muhtarı ve vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının K.......... Köyüne iadesine, 24.10.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.