 |
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1989/2602
K: 1989/8496
T: 16.10.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davalı ve satıcı durumda olan S. Ş. B., arasında düzenlenen 9.5.1977 gün 85151 sayılı sözleşme ile 1109 parsel sayılı taşınmazın 3 numaralı özel parselle gösterilen 122 ve 26 özel sayılı parselde işaret edilen 102 metrekare miktarındaki taşınmaz kesimlerini A.E. adlı kişiye satışını vaad etmiştir. Bundan sonra aynı yerler sırasıyla ve 12/12/1977 gün 20212 sayılı sözleşme biçimindeki senetle H.F. teslim edilmiş, adı geçen H. F.'da 4.12.1986 gün 16836 sayılı senetle dava konusu taşınmazları davacı G. S.'a devir ve temlik etmiştir.
KARAR : Davacı olaydan ve açıktan sözederek taşınmazların adına ferağa icbar suretiyle tescilini istemiştir.
Davalı, davacıya karşı bir yükümlülüğü olmadığını, özellikle davacı ile akti ile bir ilişkisi olmadığı gibi zaman aşımı sürecinin söz konusu olduğunu savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekmektedir ki, satış vaadi sözleşmesi ve her temlike taşınmazlar teslim edildiğine göre zaman aşımı defi dinlemez.
Diğer yandan, ilk sözleşmeden sonra satış vaadi konusu taşınmazlar temlik ve devirle sonuçta davacıya geçmiştir. Eldeki davada mevcut niteliği itibariyle B.K.nun 162. ve müteakip maddelerinde sözü edilen alacağın temlikine ilişkin hükümlerin uygulanması gerekmektedir. Kural olarak alacağın temliki için yazılı şekil yeterlidir. O halde, satış vaadi sözleşmesinde ve ilgili yasada belirtilen koşullar meyanında şahsi hakkın temlikine ilişkin kanuni unsurlar üzerinde gereği gibi durulmalı ve bu suretle işbu esası hakkında bir sonuca varılmalıdır. Aksine görüş ve düşünce ile sözleşmenin tarafları bağlayıcı olmadığına, geçersiz bulunduğuna değinilerek yazılı olduğu üzre davanın reddi cihetine gidilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda belirtilen nedenlerle temyiz itirazları yerinde bulunduğundan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine, 16.10.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.