 |
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E:1988/1474
K:1989/2661
T:14.03.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- İNANÇ SÖZLEŞMESİ
- TAPU İPTALİ VE TESCİL
ÖZET : İnanç sözleşmesi ile ilgili davalar her türlü kanıtla (delille) kanıtlanabilir.
(1086 s. HUMK. m. 293/1)
Davacılar vekili tarafından, davalı Mehmet aleyhine 13.10.1986 ve 5.12. 1986 günlerindeverilenikidilekçe ile inanç anlaşmasına dayanarak tapu iptali ve tescil istenmesiüzerine, iki davanın birleştirilerek yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dairverilen 29.9.1988 günlü hükmün Yargıtay'ca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar AliOsman ve Mustafa vekilleri Tutuş tarafından istenilmekle; dosya ve içerisindeki bütünkağıtlar incelenerek, gereği düşünüldü:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, inanç anlaşmasından kaynaklanmaktadır. Bu tür davalar her türlü delille ispatlanabilir. İş bu davanın değerinin yüksekliği bakımından iddianınyazılıdelilleispatıdüşünülebilinirse de, buna gerek yoktur. Zira davacılar ve davalıkardeştirler. HUMK.nun 293/1 . maddesi uyarınca olayın ispatı bakımından tanık dinlenmesimümkündür.Nitekim, davacıların gösterdikleri tanıklar dinlenmiştir. Dinlenen tanıklarda,tarafların kardeş olup 446 ada 19 parsel sayılı taşınmazda mevcut dükkanda kiracı olarakdurduklarını, sonradan bu yerin satılarak ortaklığın giderilmesine ilişkin ilama istinadenyapılanihaleyekardeşler arasında vaki anlaşmaya binaen Mehmet'in iştirak ettiğini,ihalenin onun üzerinde kaldığını, taşınmazın da anılan kişi adına tescil olunduğunu, ihalebedelinin üç kardeş tarafından ödendiğini, eski binayı yıkarak bugünkü binayı müşterekenyaptırdıklarını, zemin katta mevcut iki dükkandan birinde Mehmet'in ve diğerinde babalarıAhmet'inticaretleuğraştıklarınıbirinci kattaki dairede Mustafa'nın ve ikinci kattakidairede Mehmet'in oturduklarını bildirmişlerdir. Mahallen yapılan keşif sonunda uzmanbilirkişitarafındandüzenlenenrapor ile tanık sözleri, binanın niteliğini ve kullanmadurumunu belirtme bakımından birbirine uygundur.Tanıklar akrabalık ve iş bakımındantarafların yakını olup onların arasındaki ilişkiyi bilecek durumda olduklarına, Mehmet ileeser sözleşmesi düzenlemesine rağmen yüklenici inşaatın giderlerinin ve kendi ücretinin üçkardeştarafındankarşılanmak suretiyle mevcut binanın yapıldığını bildirdiğine, binanınyapılma şekli ve kullanma durumu tanık sözlerine uygun olarak saptandığına, zemin kattakibir dükkanda ticaretle iştigal eden ve tarafların babası olan Ahmet iddiayı doğruladığınagöre, mevcut deliller değerlendirilerek bir hüküm kurulması gerekirken davanın niteliğini,ispatşeklini tayinde ve delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek davanın reddi isabetlibulunmamıştır.
Sonuç : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekillerinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcınıntemyiz edenlere iadesine, 11. 000 lira duruşma vekalet ücretinin davalı Mehmet'denalınarak.davacılar Mustafa ve Ali Osman'a ödenmesine, 14.3.1989 gününde oybirliği ilekarar verildi.