Hukuki.NET

T.C
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E: 2004/2927
K: 2004/9817
T: 22.06.2004

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı bankadan aldığı iki ayrı kredi kartının kullanımı sonucu oluşan borcunu bankaya ödeyemediğini, davalının kendisine karşı icra takibi başlattığını, 4822 sayılı yasadan yararlanmak istediğini davalıya bildirdiğini ileri sürerek davalıya olan gerçek borç miktarının tespitine varsa fazladan yaptığı ödemelerin istirdadına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının gönderilen kat ihtarnamesine ve girişilen icra takibine itirazının olmadığını, 4822 sayılı yasa gereğince davacının her ay kendilerine 597.000.000TL. ödemede bulunmasının gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 4822 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği tarih itibariyle davacının davalıya borcunun bulunmadığı, ek bilirkişi raporunun düzenlendiği tarih itibariyle toplam 1.670.620.657TL. fazla ödemede bulunduğu bu tarihten sonra da Kasım 2003 tarihinde 597.720.000TL. tahsil edildiği gerekçe gösterilerek davanın kabulüne, borçsuzluğun tespitine fazladan tahsil edilen toplam 2.268.340.657TL.nın istirdadına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, davacının davalı bankadan aldığı kredi kartının kullanımından doğan borçlarını ödeyememesi nedeniyle, 4077 sayılı yasada değişiklik yapılmasına dair 4822 sayılı yasanın geçici 1. maddesinden faydalanması için açılmıştır. 4822 sayılı yasanın geçici 1. maddesinden faydalanabilmek için, her şeyden önce borcun kredi veren ile kredi kullanan tüketici arasında kredi kartı sözleşmesinin düzenlenmesi ve bu sözleşmeye dayanılarak verilen kredi kartı ile kredi müşterisinin alışveriş yapması ve nakit para çekmesinden kaynaklanmalıdır. Ayrıca kredi kartını kullanan tüketicinin, bu yasanın yayınlanmasından önce temerrüde düşmesi, ödenmeyen kredi kartı borcu nedeniyle hakkında icra takibi aşamasına gelinmesi veya icra takibi yapılması ve yasanın yayınlandığı tarihten itibaren 30 gün içinde kredi kartı veren kuruluşa yazılı başvurusunun bulunması gerekir.
Yasanın uygulamasında öncelikle temerrüt tarihinin belirlenmesi önemlidir. Kural olarak Borçlar Kanununun 101. maddesine göre, kesin vadeli sözleşmelerde temerrüt tarihi sözleşmede belirtilen günün hitamı ile gerçekleşir. Banka tarafından gönderilen son hesap özetinde ödeme günü belirtilmekte ise de, bu ödeme gününde borcun tamamı değil belli bir kısmının ödenmesi gerektiği bildirildiğinden, borcun tamamının ödenmesi gerektiği bildirilmediğinden, kredi kartı borçları, Borçlar Kanunun 101/2. maddesinde öngörülen, miktarı önceden belli olan kesin vadeli borç niteliğinde değildir. Bu nedenle kredi kartı borçlarında temerrüt tarihi bakımından, anılan maddenin uygulanması mümkün değildir. Kredi kartının bu özelliği nedeniyle, borçlunun temerrüdü, banka tarafından akdi ilişkinin sona erdirilip hesap kat edildikten sonra, borçluya gönderilen ihtarnamenin tebliğinden veya ihtarnamede ödeme için süre verilmiş ise, bu sürenin bitiminden itibaren oluşur. Banka tarafından kredi borçlusuna ihtarname gönderilmemiş ise, kredi borçlusunun gönderilen son hesap ekstresinde belirtilen tarihte istenen asgari miktarı ödememesi nedeniyle, bu tarih itibariyle ödenmeyen kredi kartı borcu icra takibi aşamasına geldiğinden, bankaca hesabın kat edildiği tarih, şayet hesap kat edilmemiş ise, gönderilen son hesap ekstresindeki belirtilen ödeme tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulü gerekir. Bu şekilde belirlenecek temerrüt tarihindeki, asıl alacak + akdi faizden oluşan ana alacağa, temerrüt tarihinden bankaya başvuru tarihine kadar yıllık %50 faiz uygulanacaktır. Bu biçimde oluşan toplam alacağa 4822 sayılı yasanın geçici 1. maddesi, icra takibi varsa tahsil harcı, icra masrafları, faizin vergisi ve avukatlık ücretini ortadan kaldırmadığından, asıl alacak ve akdi faizden oluşan ana para alacağına yıllık %50 gecikme faizi uygulandıktan sonra, Banka Sigorta Mevduatı Vergisi uygulanmak, varsa icra takibinde istenen miktarı geçmemek üzere tahsil harcı, icra masrafları, avukatlık ücreti ve faizin Banka Sigorta Mevduatı Vergisini borca ilave etmek, bankaya başvuru tarihine kadar borçlu tarafından yapılan ödemelerinde, Borçlar Kanununun 84. maddesi nazara alınarak ödeme tarihi itibariyle borçtan (temerrüt tarihindeki ana paradan) mahsup edilmeli ve kalan toplam alacak tutarı 12 eşit takside bölünmelidir.
Somut olayda davacının 4822 sayılı yasanın yayımlanmasından önce davalı bankanın gönderdiği 18.9.2002 tarihli ihtarın 20.9.2002 tarihinde tebliğ edildiği, verilen bir günlük sürenin dolması ile davacının 22.9.2002 gününde temerrüde düştüğü, hakkında 21.10.2002 gününde icra takibine geçildiği, takipten sonra davacının maaşından düzenli olarak kesintiler yapılmak suretiyle icra borcuna mahsuben ödemeler yapıldığı, davacının 4822 sayılı yasadan yararlanmak amacıyla 31.3.2003 tarihli ihtarnamesiyle davalıya başvurduğu, bu tarihten sonra da ödemelerinin devam ettiği toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Az yukarıda açıklanan ilke ve esaslar birlikte değerlendirildiğinde mahkemece, öncelikle davacının davalıya 4482 sayılı yasa hükmünden yararlanmak amacıyla gönderdiği 31.3.2003 ihtarnamesinin tebliğ tarihi saptanmalı, bundan sonra davacının temerrüde düştüğü 22.9.2002 tarihi itibariyle ihtarnamede toplam borç miktarı olarak gösterilen ve itiraza uğramayan 2.406.768.401TL.na bu tarihten 31.3.2003 günlü ihtarnamenin tebliği tarihine kadar geçen süre içerisinde %50 oranında faiz uygulanmalı, bu arada davacı borçlunun bankaya başvuru tarihine kadar yaptığı ödemelerin BK. 84. maddesi hükmü de dikkate alınarak ödeme tarihi itibariyle mahsubu yapılmalı, böylece davacının bankaya başvurduğu tarih itibariyle borç miktarı belirlenmeli, belirlenen bu miktara BSMV, icra masrafları, tahsil harcı ve avukatlık ücreti de eklenmek suretiyle borç ve alacak durumu bilirkişiden erk rapor alınmak suretiyle belirlenmeli, bu tarih itibariyle davacının davalıya olan tüm borçlarının ödendiğinin tespiti halinde fazla ödemesi bulunsa dahi mahkemece, borçsuzluğun tespitine karar verilmekle yetinilmeli bu tarihten sonra varsa fazla ödemeleri yönünden istirdada karar verilmelidir. Bu hususun gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.06.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini