 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 2003/17188
K: 2004/2815
T: 8.3.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TESPİT
- SİGORTA PRİMLERİNİN HAZİNECE KARŞILANMASI (Olağanüstü Hal Bölgesinde)
- HARÇTAN MUAFİYET
İçtihat Özeti: 1- Olağanüstü hal bölgesinde kurumlar vergisine tabi ticari şirket olan ve davalının temizlik işini üstlenen işveren durumundaki davacının ödemesi gereken, yanında çalıştırdığı işçilere ait sigorta primlerinin, hazinece karşılanacağı, 4325 sayılı Yasa gereği olmasına; davalı taraf, bu primlerin hazinece davacı firmaya ödendiğini iddia ettiğine göre, davacının anılan primleri hazineden alıp almadığı araştırılmalı; hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir.
2- 3708 sayılı Kanunla değişik 2547 sayılı Kanun ve Harçlar Kanunu gereğince harçtan muaf olduğu halde davalının, karar ve ilam harcı ile sorumlu tutulması da usul ve yasaya aykırıdır.
(4325 s. Olağanüstü Hal Bölgesinde ve Kalkınmada Öncelikli Yörelerde istihdam Yaratılması ve Yatırımların Teşvik Edilmesi ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun m. 6)
(506 s. SSK. m. 72, 73)
[2547 s. YÖK. K. (3708 s. Yasa ile değ.) m. 56/b]
Taraflar arasındaki tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı, davalı ile imzaladıkları 21.12.2001 tarihli sözleşme gereğince, davalı hastanın temizlik işini üstlendiklerini, ancak sözleşme ve şartname hükümlerine göre hazine tarafından karşılanması hüküm altına alınan SSK işveren katkı payı tutarının resen istihkaklarından haksız olarak kesildiğini bildirerek, resen kesilen 49.196.254.203 TL.nın faizi ile istirdadına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davalı tarafından ödeme yapıldığından istirdat talebinin reddine, geç ödemeden kaynaklanan 3.498.399.658 TL.nın davalıdan tahsiline, davacının SSK işveren katkı payından dolayı davalıya borçlu olmadığının tesbitine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerek-tirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacının, davalı üniversitenin temizlik işini üstlendiği tarafların ka-bulündedir. Davacı Ltd. Şti.nin olağanüstü hal bölgesi olan Diyarbakır'da kurumlar vergisine tabii ticari şirket olduğu ve işyerinde işçi çalıştırdığı da tartışmasızdır. 4325 sayılı Kanunun 6. maddesi gereğince, işveren durumundaki davacının ödemesi gereken, çalıştırdığı işçilere ait sigorta primlerinin hazinece karşılanacağı da yasa hükmü gereğidir. Ne varki, sözleşmenin 8. maddesinde "asgari ücrette artış meydana gelmesi halinde asgari ücret farkı ile bu farktan doğan ve yüklenici firma tarafından karşılanması gereken SSK primleri ile işsizlik sigortası primleri, yüklenici firmanın hastane temizliğinde çalıştırdığı sigortalı işçi sayısı esas alınarak hesaplanır ve firmaya ödenir. Yüklenici firma tarafından karşılanması gereken SSK primleri Hazine tarafından karşılanıyor ise ödenmez" ve şartnamenin 12. maddesinde "4325 sayılı Kanunun 6. maddesi gereğince 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 72. ve 73. maddeleri uyarınca prime esas kazançları üzerinden tahakkuk ettirilecek primlerin işveren hissesi Hazinece karşılanması halinde, çalıştırdıkları işçi sayısı dikkate alınarak buna tekabül eden SSK işveren payı kadar tahakkuk evrakı üzerinden kesinti yapılarak ödeme yapılacaktır" hükmü getirilmiştir. Davalı savunmasında da, hazine tarafından yükleniciye primlerin ödendiği iddia edildiğine göre davacının bu primleri hazineden alıp almadığının araştırılması gerekir. Mahkemece değinilen bu yön üzerinde durulup, taraflardan gerekli izahat alındıktan sonra, Olağanüstü Hal Valiliği ve Mal Saymanlığından hastanenin temizlik işlerinde çalışan Ö....-I... Ltd. Şti. işçilerinin SSK prim farklarının hazinece karşılanıp karşılanmadığı sorulmalı, sonucuna uygun bir karar verilmelidir.
3- Davalı 2547 sayılı Kanunun 3708 sayılı Kanunla değişik 56. maddenin b fıkrası ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 13/1. maddesi gereğince harçtan muaf olduğu halde karar ve ilam harcı ile sorumlu tutulması da usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir
.
Sonuç: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bent gereğince temyiz olunan kararın davalı yararına, 3. bent gereğince de hem davalı hem davacı yararına (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 8.3.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.