 |
T.C.
YARGITAY
On 3. Hukuk Dairesi
E: 2003/10368
K: 2004/460
T: 22.1.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ÇEK'İN ZAMANAŞIMINA UĞRAMASI
- YAZILI DELİL BAŞLANGICI
- YEMİN'İN BIR BÜTÜN OLUP BÖLÜNEMEYECEGI
İçtihat Özeti: Çek, takip hukuku bakımından zamanaşımına uğramış olsa da. taraflar arasındaki temel ilişki yönünden yazılı beyyine başlangıcı teşkil edeceğinden iddianın tanıkla
ispatı mümkün olmasına; davacı, elindeki çeki bankaya ibraz edip karşılığı olmadığına dair kaşe basıldığına ve bunun üzerine, ödemede bulunmadığından bahisle alacağınıtahsil amacıyla davalı aleyhine açtığı işbu davada tanık deliline dayandığına; yemin bir bütün olup bölünemeyeceğine göre, diğer tarafın karşı çıkması üzerine tanık dinlenmeyerek davacıya yemin teklif hakkı hatırlatılıp, bwşekilde teklif edilen yemin sonucuna göre davanın kabulü isabetsizdir.
(10865. HUMK. m.292)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatıtarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü.
Davacı, davalının. 1.550.000.000 TL. borcundan dolayı 23.12.1998 tarihli çek keşide ederek verdiğini, çekin süresinde ödenmediğini ve karşılığının bulunmadığının anlaşıldığını, çek vasfını kaybeden adi senede müsteniden alacaklı olduğunu ileri sürerek, 1.550.000.000 TL.nin 23.12.1998 tarihinden itibaren kanuni faizi ile birlikte davalıdan alınmasını istemiştir.
Davalı, davacıdan ticaretle uğraştığı yıllardan şirketi adına borç para aldığını ve borcunu ödediği halde, davaya konu olan çekin teminat olarak davacının elinde kaldığını bildirerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 1.500.000.000 TL.nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, karz aktinden kaynaklanmaktadır. Davacı, çek ile tanık deliline dayanmıştır. Davacı çeki bankaya ibraz etmiş ve karşılığı olmadığına dair kaşe basılmıştır. Ne var ki; buna rağmen davacı, davalı ödemede bulunmadığından bahisle bu davayı açmıştır. Çek, takip hukuku bakımından, zamanaşımına uğramış olsa bile, taraflar arasındaki temel, ilişki yönünden HUMK.nun 292. maddesi gereğince yazılı beyyine başlangıç teşkil eder. Bu nedenle davacının iddiasını tanıkla ispatı mümkündür. Davacı alacaklı, yukarıda değinildiği gibi, tanık ,deliline dayandığı halde, diğer tarafın karşı koyması üzerine mahkemece HUMK.nun 292. maddesi dikkate alınmadan, tanık dinlenmeyerek, davacıya yemin teklif hakkı hatırlatılmış ve teklif edilen bu yemine göre hüküm kurulmuştur. Oysa dairemizin sapma göstermeyen içtihatlarına göre, yemin bir bütün olup, bölünemez. Bu şekilde teklif edilen yemin sonucuna göre, davanın kabulü isabetsizdir. Ne var ki, temel ilişkinin gerçekte varlığının belirlenebilmesi için, davacının tüm del iIIerinin toplanması gerekir. Bu itibarla davacının tanık dinletme isteminin kabulü ile tanıkları dinlenmeli, buna karşılık davalının da karşı delilleri sorulup varsa toplanarak, değerlendirilip, hasıl olacak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına (BOZULMASıNA), peşin harcın istek halinde iadesine, 22.1.2004 güiıünde oybirliğiyle karar verildi.