 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E : 2002/2756
K : 2002/5174
T : 06.05.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı Bakanlığa bağlı lisenin doğalız kullanımı sonucu düzenlenen 3 adet faturayı son ödeme tarihinden sonra ödediğini, 8 adet fatura bedelinin ise ödenmediğin i., geç ödenen faturalardan dolayı 6183 sayılı yasa gereğince 1.579.008.000 TL gecikme zammı ve 236.851.200 TL KDV ile hiç ödenmeyen faturalardan dolayı 13.780.320.420 TL gecikme zammı ve 2.108.880.713 TL.de KDV borcu olduğunu ileri sürerek geç ödenen faturalardan dolayı 1.815.859.200 TL ile ödenmeyen faturalar nedeniyle oluşan toplam 24.064.249.133 TL.nın tahsilini, 8.175.048.000 TL.no 6183 sayılı \ yasaya göre aylık % 6 gecikme cezası ile KDV.nin uygulanmasını istemiştir.
Davalı, davacının 6183 sayılı yasaya tabi kurum olmadığını ve bu nedenle davacı EGO alacaklarına 6183 sayılı yasanın uygulanamıyacağını, davacı ile aralarında abonelik sözleşmesi de bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davalı Bakanlığa bağlı lisenin davalının abonesi olduğu ve bu nedenle gecikme halinde 6183 sayılı yasayla belirlenen gecikme zammının uygulanması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, 25.880.108.335 TL alacaktan 1.815.859.200 TL.na dava tarihinden itibaren değişir oranlarda yasal faiz uygulanarak, 8.175.048.000 TL.na 12.12.2000 tarihinden itibaren aylık % 6 gecikme zammı ve gecikme zammına % 17 oranında KDV uygulanarak davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı. tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Taraflar arasında yazılı bir abonelik sözleşmesi olduğu davacı tarafından ispat edilmediği gibi davacının mahkemeye verdiği 03.10.2001 tarihli dilekçede de yazılı bir abonelik sözleşmesi bulunmadığı bildirilmiştir. Ayrıca davacı ödemelerde gecikme olması halinde fatura bedeline 6183 sayılı yasada belirlenen gecikme zammı uygulanacağına dair bir kararlaştırma bulunduğunu veya uzun süredir devam eden böyle bir uygulamanın olduğunu da ispat edememiştir. Davacı EGO ticari esaslara göre faaliyet göstermek üzere kurulmuş bir kurumdur. Davacının talep bedelidir. Doğalgaz satımından dolayı tahakkuk ettirdiği alacak halinde 6183 sayılı yasada yer alan gecikme zammının uygulanacağına dair kuruluş yasasında da bir hüküm bulunmamaktadır. Mahkemece davacı kurumun 6183 sayılı yasaya tabi ödenmesinden dolayı gecikme cezası isteyemeyeceği nazara alınarak gecikme cezasına ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde gecikme cezasına da hükmedilmesi usul ve yasaya ayıkırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent gereğince temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 6.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.