 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E:2002/2275
K:2002/5138
T:06.05.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı Hüseyin A... ve Ahmet O... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı idare, davalı Ahmet O...'ya ait suçta kullanılan kamyonun zaptedilerek sahibine yediemin olarak bırakıldığını, daha sonra mahkemece müsadere edildiğini, bu arada sağlam olarak davalı Ahmet O...' ya teslim edilen kamyonun müsadere kararından sonra hasarlı olarak iade edildiğini ve hasarlı kamyonun düşük fiyatla satıldığını öne sürerek, 5.6.1996 tarihli taraflar arasındaki sözleşme gereğince davalılardan idare zararı olan 5.248.000.000 TL.nın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar Ahmet O... ve Hüseyin A... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Ahmet Odabaşı'nın tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalı Hüseyin A...'nın temyiz itirazlarının incelenmesinde; taraflar arasında düzenlenen 5.6.1996 tarihli sözleşmede, davalı Hüseyin A...'nın müştereken müteselsilen kefil olduğu, sözleşmenin bu haliyle B.K.nün 110. maddesinde tanımı yapılan 3. kişinin fiilini taahhüt değil, B.K.nün 483. ve devamı maddelerinde düzenlenen kefalet sözleşmesi olarak kabulü gerekir.
Kefalet sözleşmesi feri nitelik taşıdığı halde 3. şahsın fiilini taahhüt bağımsız, asli nitelikte bir borçtur. Somut olayda ise davalı Hüseyin diğer davalının kefili durumundadır ve yükümlülüğü asıl borca tabi olup onunla sınırlıdır. Bu nedenle kefil olan davalı Hüseyin A...'nın sorumlu olacağı miktarın, sözleşmede belirlenen 1.530.000.000 TL ile sınırlı olduğunun kabulü gerekir. Oysa olayımızda asıl borçlu olan davalı Ahmet O... kamyonu geri getirmekle, sözleşme gereğince eksikte olsa edimini yerine getirmiştir. Davalı Hüseyin A...'nın sadece 1.530.000.000 TL.'dan sorumlu olduğundan bu miktarın da hasarlı aracın satışından elde edildiği gerçeği karşısında, davalı Hüseyin A... hakkındaki davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde bu davalı hakkında da davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: 1. bentte açıklanan nedenlerle, davalı Ahmet O...'nun tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı Hüseyin A... yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 6.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.