 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2000/4074
Karar No: 2000/4486
Tarih : 09.05.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün suresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR
Davacı, davalılardan Sadık Y...'a inşaat halindeki daireyi adi satış sözleşmesi ile sattığını, tapu devir işleminin güvencesi olarak iki buçuk milyar liralık senet verdiğini, tapu devrini yaptığı için senedin bedelsiz kaldığını ancak davalının senedi iade etmediği gibi diğer davalı Bayram Ü...'ye ciro yolu ile devrettiğini, bu senede dayanılarak hakkında icra takibi yapıldığını belirterek, senetten dolayı borçlu olmadığının tesbitine ve %40 tazminata hükmedilmesini istemiştir.
Davalı Sadık Y... ise daire satış protokolünde belirtilen teminat senedinin yırtıldığını, bunun yerine 10 milyar TL. bedelli yeni bir teminat senedi düzenlendiğini, daire için yaptığı masraflar karşılığı olan 200 milyon TL. alacağı ve tapu devri için arsa sahibine verilen 500 milyon TL. ve alacağı karşılığında davacının kasıtlı olarak teminat senedine benzeterek yeni bir ikibuçuk milyar TL.lik senet verdiğini bu senedi 500 milyon TL. borcu karşılığında diğer davalı Bayram Ü...'ye ciro ettiğini yani senedin bedelsiz olmadığını savunmuş, diğer davalı ise iyiniyetli hamil olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ile davalı Sadık Y... arasında düzenlenen 19.9.1995 tarihli daire satış protokolünün 4. maddesinde davacı Ahmet tarafından davalı Sadık'a ikibuçuk milyar TL. lik teminat senedi verildiği tapu verilmediği taktirde bu senedin geçerli olacağı yazılıdır, icra takibi ve bu davaya konu ikibuçuk milyar TL.lik senet davalı Sadık lehine davacı Ahmet K... tarafından keşide edilmiştir ve diğer davalıya ciro edilmiştir. Davalı Sadık protokolde öngörülen bu teminat senedinin yırtıldığını, davacıya borç verdiği 500 milyon TL. ile dairedeki eksiklikler için sarfettiği 200 milyon TL.ye karşılık kendisine ayrıca davaya konu senedin verildiğini savunmuştur. Davalı bu savunmasını isbat etmek durumundadır. Ne varki davalı Sadık bu savunmasını yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Davalı Sadık 5.4.1999 günlü cevap dilekçesinde her türlü kanıt demek suretiyle yemin deliline de dayanmıştır. Öyle ise davalı Sadık davacıya yemin teklif etmek suretiyle bu savunmasını isbat edebilir. Mahkemece davalıya bu hakkı hatırlatılarak bunun sonucuna uygun bir şekilde gerçekten savunmada olduğu gibi teminat senedinin yırtılıp yerine Sadık'ın 700 milyon alacağı için davaya konu senedin verilip verilmediği araştırılmalıdır.Eksik inceleme ile karar verilmez. Davalı savunmasını ispat ettiği taktirde davanın şimdiki gibi reddine karar verilmeli, aksi halde davanın kabulüne karar verilmelidir. Öte yandan davalı Bayram Ünlü her ne kadar davaya konu senette ciranta hamil görünmekte ise de bu senedin kendisine 700 milyon TL.lik bedel için ciro edildiğini bilmektedir.Nitekim takibi de diğer davalının savunmasında belirttiği gibi 700.000.000 milyon TL.lik alacak için yapmıştır. 2.500.000.000 TL. bedelli bir senedi iyiniyetle ciro yolu ile edinen bir kişinin sadece 700.000.000 TL. için takipde bulunmuş olması karşısında iyiniyetli hamil olduğunun kabulüne hukuken olanak yoktur. O halde dava hakkında hüküm kurulurken bu yönünde özellikle gözden kaçırılmaması gerekir.Mahkemenin isbat külfetini yer değiştirerek yazılı gerekçelerle davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 9.5.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.