 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 2000/11408
K: 2001/20
T: 30.1.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
818/m.101/1
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü.
KARAR : Davacı, Aşkarbeyli Köyü 99 parsel sayılı taşınmazın 1946 yılında miras yolu ile kendilerine intikal ettiğini, taşınmazı bu tarihte sözlü olarak taksim edip 1995 yılında da yazılı sözleşme yaptıklarını davalı ile düzenledikleri 1.6.1995 tarihli taahhütname gereğince ekli krokide ( B ) ile işaretli kısmın davalıya ( A ) ile işaretli kısmının ise kendisine düştüğünün kabul edilmesine, istimlak nedeniyle ( a ) ile işaretli kesimde bir hakkı bulunmadığı beyan ve taahhüt edilmesine rağmen hissedar olunması nedeniyle istimlak bedelini aldığını, açılan tezyidi bedel davası sonucu artırılan bedeli de aldığını, bedelin kendisine ödenmesi için çekilen ihtar sonuçsuz kaldığından Karayolları tarafından davalıya ödenen 7.668.244.000 Tl.nın ödeme tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, tezyidi bedel davasının harç ve masraflarını kendisinin karşıladığını masraf dökümüne dair yazılı bilge ile tarafların birbirlerini ibra ettiklerini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile 7.668.244.00 Tl.nın davalıya ödeme tarihi olan 14.4.1998 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delilerin takdirinda4e bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz
itirazlarının reddi gerekir.
2-Taraflar arasında düzenlenen 1.6.1995 günlü taahhütnamede kamulaştırma bedelinin hangi tarihte davacıya ödeneceğine ilişkin kesin bir vade bulunmamaktadır.
Esasen davacının alacağı da kamulaştırma kararının kesinleşmesi ve paranın kamulaştırmayı yapan idareden tahsil edildiği tarih itibariyle doğmuştur. Bundan sonra davacı 6.8.1998 tarihinde tebliğ edilen ihtarnamesi ile davalıyı BK. 101/1 maddesi anlamında temerrüde düşürmüştür.
Öyle ise davacı bu davaya konu alacağına 7.8.1998 tarihinden itibaren faiz isteyebilir.
Mahkemece, bu temerrüt tarihi esas alınmayarak alacağın doğum tarihinin esas alınması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK. 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ : Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 1.bendindeki ( 14.4.1998 tarihinden ) itibaren sözlerinin hükmünden çıkarılmasına, bunun yerine (7.8.1998 tarihinden ) sözlerinin aynen yazılmasına, hükmün değiştirilmiş ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın onama harcından çıkartılmasıyla arta kalan 328.000.000 liranın temyiz edenden alınmasına, 30.1.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.