 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1999/442
K:1999/926
T:16.2.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KİRACILIĞIN TESBİTI
4331 SAYILI YASA
ANAYASA MAHKEMESİNİN İPTAL
KARARLARININ GERİYE YÜRÜMEZLİĞİ
ÖZET: 4331 sayılı Yasanın, yürürlüğe konulmasından önce de davalı vakfın kiracısı olan davacılar, bu yasanın kendilerine verdiği dava açma hakkını kullanmayarak davalı ile yeni kira sözleşmelerini yapmışlardır. Anılan yasanın, yeni kira sözleşmelerinin yapılmasından sonra, Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi sonucu etkili değildir; davanın reddi gerekir.
(6570 s. GKK. (4331 s. Yasa ile değişik) geçici m. 6)
(2709 s. Anayasa m. 152)
Taraflar arasındaki tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
Davacılar, 1993 tarihli kira sözleşmeleri gereği davalı Vakfa ait taşınmazlarda kiracı olduklarını, 1997 yılında sözleşmenin kendiliğinden yenilenmesinden sonra davalının ihtar çekerek 4331 sayılı Kanunla 6570 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. madde uyarınca sözleşmelerin feshedildiğini belirterek yeni kira sözleşmesi yapmak üzere süre verdiğini ve tek taraflı olarak aylık kira bedelini 250.000.000 lira olarak tespit ettiğini, davalının baskısı ve tahliye tehdidi nedeniyle davalı vakıfla 28.4.1998 başlangıç tarihli yeni kira sözleşmesi yapmak zorunda kaldıklarını, ne var ki 6570 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. maddenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini ve yürütmeyi durdurma kararı verildiğini ve bu nedenle 28.4.1998 tarihli kira sözleşmelerinin geçerliliğinin kalmadığını belirterek kiracılık durumlarının 1993 tarihli kira sözleşmesi gereği tespitini talep etmişlerdir.
Davalı, 6570 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. madde ile 1993 tarihli kira sözleşmelerinin feshedildiğini ve bu nedenle davacılar ile yeni kira sözleşmesi yapıldığını, davacıların yeni sözleşme yapmama veya kira tespit davası açma hakları bulunmasına rağmen bu yola başvurmadan serbest iradeleriyle 28.4.1998 tarihli yeni kira sözleşmesini yaptıklarını, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının geriye yürümeyeceğini ve bu nedenle 28.4.1998 tarihli sözleşmelerin geçerli olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davacıların 28.4.1998 tarihli sözleşmeyi serbest iradeleriyle imzalamadıkları, tahliye tehdkii ve geçici 6. madde nedeniyle imzaladıklarını, Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümeyeceği ilkesinin mutlak olmadığı hukuksal statü tamamlanmamış hallerde kazanılmış haktan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne 28.4.1998 tarihli kira sözleşmelerinin iptaline ve davacıların eski kira sözleşmesi uyarınca kiracı bulunduklarının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacıların 4331 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden önce davalı vakfa ait taşınmazlarda kiracı bulundukları uyuşmazlık konusu değildir. Anılan kanunun yürürlüğe girmesinden sonra davalı vakıf yeni kira parasını tespit ederek davacılara tebliğ etmiş ve davacılarda takdir edilen kira parası üzerinden düzenlenen yeni kira sözleşmelerini hiç bir ihtirazı kayıt ileri sürmeksizin imza etmişlerdir. Ne var ki yeni kira sözleşmelerinin yapılmasından sonra 4331 sayılı Kanun Anayasa Mahkemesince iptal edilmiştir. Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümez. Bu nedenle taraflar arasında karşılıklı rıza ve muvafakatle yapılmış bulunan yeni kira sözleşmelerinden sonra Anayasa Mahkemesinin anılan kanunu iptal etmiş olması sonuca etkili değildir. Bu durumda taraflar arasında sonradan düzenlenen kira sözleşmesinin yürürlükte bulunduğunun kabulü zorunludur. Kaldı ki davacılar 4331 sayılı Kanunun kendilerine verdiği imkanı kullanmayarak kira parasının tespiti konusunda da herhangi bir dava açmamışlardır. Açıklanan bu durum karşısında mahkemece isteğin kabul edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan mahkeme kararının davalı yararına (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 16.2.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.