Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E:1999/1713
K:1999/2080
T:18.3.1999

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


MANEVİ TAZMİNAT
ÖZET Davalının "fotoğrafları dikkatle çekmemek ve yanmasına neden olmak" biçiminde gerçekleşen eyleminin, davacının kişisel haklarını ne şekilde haleldar ettiği açıklanmadığı gibi, anılan eylemlerin, kişisel haklara saldırı niteliğinde bulunduğunun da kabulüne olanak yoktur. Dolayısıyla, manevi tazminatın koşullarının varlığından söz edilemez.
(818 s. BK. m. 49, 98/2)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Davacılar davalı ile yapılacak düğün töreninin fotoğraflarının çekimi konusunda anlaşma yaptıklarını, çekilen fotoğrafların bir kısmının yandığını, özel günlerine ait anı kalmadığını üzüntü duyduklarını ileri sürerek 500.000.000 TL. manevi tazminatın ticari faiziyle ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı kusuru olmadığını savunarak davanın reddini dilemiş; mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar kendisiyle daha önce düğünlerinde fotoğraf çekmek üzere anlaştıkları halde, davalının kararlaştırdıkları şekilde fotoğraf çekmekle ve bir kısmının yanmasına neden olmak suretiyle sözleşmeye aykırı davrandığını ileri sürerek manevi tazminata hükmedilmesini istemişlerdir. Borçlar Kanununun haksız eylem faslında düzenlenen 49. madde, aynı Kanunun 98. maddesinin ikinci fıkrası hükmü delaletiyle sözleşmeye aykırı davranışlarda da uygulanmaktadır. Ne varki anılan hükme göre manevi tazminat isteğinin kabul edilebilmesi için diğer koşulların yanında kişilik haklarına bir saldırının varlığı şarttır. Davalının "fotoğrafları dikkatle çekmemek ve yanmasına neden olmak", biçiminde gerçekleşen eyleminin ne şekilde davacıların kişisel haklarını haleldar ettiği açıklanmadığı gibi, anılan eylemlerin kişisel haklara saldırı niteliğinde bulunduğunun da kabulüne olanak yoktur. Öyleyse bu davada manevi tazminatın koşullarının varlığından söz edilemez. Buna rağmen mahkemece manevi tazminata hükmedilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 18.3.1999 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini