 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/8981
Karar No : 1998/9346
Tarih : 24.11.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki iptal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı icra takibine davalı, tarafından yapılan itirazın iptaline ve %40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiş, mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 7.988.760 TL, üzerinden itirazın iptaline, koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir. İcra ve iflas Kanunu'nun 67.maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının icra hakimliğine başvurmadan, alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır, borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhin deki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır.
Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı, belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte yada bilinmesi gerekmekte, böylece, borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise başka, bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tesbit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir.
Açıklanan yasal kuralların ışığında takip koşunu alacak değerlendirildiğinde icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekir. Mahkemece yanlış değerlendirme sonucu bu istemin reddedilmesi usule ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne varki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın düzeltilerek onanması Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7.maddesi hükmü gereği görülmüştür.
SONUÇ:Yukarıda birinci bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenle, temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının (2)numaraları bendindeki "...davacı, ve ..."sözlerinin silinmesine, aynı bendin sonuna gelecek şekilde "...hüküm altına alınan alacak tutarının % 40'ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine sözlerinin yazılmasına kararın bu şekilde düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, onama harcının peşin harçtan çıkartılmasıyla arta kalan 455.000 liranın istek halinde iadesine, 24.11.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.