 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/8742
Karar No : 1998/9117
Tarih : 17.11.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki alacak davasının yapıları yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi için de davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 28.1.1997 günlü sözleşme uyarınca, davalıya ait binaların temizlik işini yürüttüğünü, sözleşme eki şartnamenin 10/5.maddesinde, sözleşme süresi içinde asgari işçi ücretlerinde meydana gelecek artışların aylık ücrete eklenmesinin öngörüldüğünü, asgari ücretteki artışlar nedeniyle, S.S.K, taban ücreti ve işveren payı ile tasarrufu teşvik kesintisi işveren payında da atış meydana geldiğini anılan sözleşme hükmü ve 28.12.1990 günlü Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca bunların davalı tarafından karşılanması gerekirken yazılı başvuruda bulunmasına rağmen ödenmediğini ileri sürerek şimdilik 250.000.000 TL.nin reeskont faiziyle birlikte ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, şartnamenin 10/5 maddesinde sadece asgari ücretteki artışlardan dolayı ilave ücret ödenmesinin kararlaştırılmış bulunduğunu bunun dışındaki nedenlerle ilave ücret istenemiyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmeye 28.12.1990 günlü Bakanlar Kurulu kararında öngörülen şekilde bir hüküm konulmamış olması nedeniyle davacının asgari ücret artışı dışındaki nedenlerle ilave ücret isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, 1.1.1997 ve 1.3.1997 tarihlerinde S.S.K. taban ücretinde yapılan artışlar nedeniyle, ödenen prim ve tasarrufu teşvik kesintilerinde artışlar meydana geldiğini, daha sonra da 1.8.1997 tarihinden itibaren asgari ücretin arttırılmasına bağlı olarak S.S.K. taban ücretinin yeniden arttığını, işveren payı ile tasarrufu teşvik kesintisi miktarlarının yükseldiğini, bu yüzden zarara uğradığını, sözleşme eki şartnamenin 10/5. maddesi uyarınca bu zararının davalı tarafından karşılanması gerektiğini ileri sürmüş, alacak isteminde bulunmuştur. 28.12.1990 yünlü Resmi Gazete 'de yayınlanan Bakanlar Kurulu kararında , idarelerce düzenlenecek sözleşmelere; ihale tarihinden sonra asgari ücret tesbit komisyonlarınca asgari ücretin arttırılması durumunda, meydana gelen asgari ücret farkı ile, bu farktan doğan ve işverence karşılanması gereken S.S.K.primleri ve tasarrufu teşvik kesintilerinde meydana gelecek artış farkının ödenmesi yolunda hükümler konulabileceği öngörülmektedir. Taraflar arasındaki 28.1.1997 günlü sözleşmenin 10/5.maddesinde de, bu hükme paralel olarak, sözleşme süresi içinde asgari ücrette oluşacak artış miktarının, çalıştırılan işçi sayısı oranında davacıya ödenecek aylık ücrete ekleneceği kararlaştırılmış bulunmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, sözleşmede asgari ücret artışından doğacak farkın ücrete eklenmesi kararlaştırılmakla, asgari ücretteki bu artışın doğal ve zorunlu sonucu olarak meydana gelecek olan ve işverence karşılanması gereken diğer unsurlardaki artışların da ücrete yansıtılacağının benimsenmiş olduğunun kabulü zorunludur. Asgari ücret artışından kaynaklanacak diğer artış kalemlerinin sözleşmede tek tek gösterilmemiş olması, sonuca etkili değildir. Hal böyle olunca, mahkemece yapılması gereken iş, gerektiğindi; uzman bilirkişi görüşünden de yararlanılarak, şartnamenin 10/5. ve 28.12.1990 günlü Bakanlar Kurulu Kararının 1/c. maddesindeki hükümler doğrultusunda, taraflar arasındaki sözleşmenin düzenlenmesinden sonra Asgari Ücret tesbit Komisyonlarınca asgari ücrette yapılan artış tutarlarının belirlenmesi, bu artış nedeniyle davacı işverenin ödemesi gereken S.S.K. primleri, işveren payı ile Tasarrufu Teşvik Primi, işveren payından bir artış olup olmadığının ve varsa bunun miktarının saptanması elde edilecek farkın ödetilmesine karar verilmesinden ibarettir. Şartname hükmü ve Bakanlar Kurulu Kararının yorumunda yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi usule ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 17.11.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.