 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/5790
Karar No : 1998/7735
T:13.10.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KAPIDAN SATIŞLAR
SATICININ YÜKÜMLÜLÜĞÜ
ÖZET : Taraflar arasındaki sözleşme "kapıdan satış" niteliğinde olup, 4077 sayılı Yasanın 9. maddesinde belirtilen şekilde tüketiciye haklarını gösterir belge verilmemiştir. Bu durumda alıcı, 7 günlük fesih süresine bağlı kalmaksızın bu sözleşmeden her zaman dönebilir.
(4077 s. TKK. m. 8, 9)
Taraflar arasındaki iptal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de davalılar duruşmadan feragat ettiğini bildirmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Davacılar, davalının kendilerini psikolojik baskı altında bırakarak ve devre mülk satın aldıklarına inandırarak, 18.6.1996 günlü ve 4800 Dolar bedelli bir devre tatil sözleşmesi imzalattırdığını, bedel karşılığında 20 adet bono verip, yanıldıklarını anlayıncaya kadar bunlardan 15 adedinin bedelini ödediklerini; bedelde gabin bulunduğu gibi, öngörülen yıllık tatil süresinin Kat Mülkiyeti Kanunu'na aykırı olduğunu, resmi şekil şartına da uyulmadığını, bu nedenle sözleşmenin geçersiz bulunduğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshine, ödenen 3.131 Amerikan Dolarının faiziyle birlikte geri alınmasına, tüm senetlerin iptaline ve sözleşme bedelinin %25'i oranında tazminata karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinin Borçlar Kanunu hükümlerine göre geçerli bulunduğu, davacıların psikolojik baskı ortadan kalkmasına ve sözleşmede yedi günlük bir fesih süresi kendilerine tanınmış olmasına rağmen, bu süre içinde fesih bildiriminde bulunmadıkları, tersine bonolardan 15 adedinin bedelini ödedikleri, bu nedenle sözleşmenin feshini isteyemeyecekleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki 18.6.1996 günlü "Devre Tatil Satış Sözleşmesi" başlıklı sözleşmeyle davacılara yapılan dev;e tatil satışının, gerek sözleşmenin düzenlenme şekli ve gerekse içeriği itibariyle, 4077 sayılı "Tüketiciyi Koruma Kanunu'nun 8. maddesinde düzenlenen "kapıdan satış" niteliğinde bulunduğu toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Bu tür satışlarda ahcı, yedi günlük tecrübe ve muayene süresi sonuna kadar malı kabul veya hiçbir gerekçe göstermeden reddetmekte serbesttir. Bu takdirde satıcı, aldığı bedeli ve senetleri iade etmek zorundadır. Gene aynı Kanunun 9. maddesi hükmüne göre, kapıdan satışlarda satıcı, hazırladığı sözleşme, fatura veya tesellüm makbuzu ile birlikte en az 12 punto siyah, koyu harflerle yazılmış, alıcının 8. maddedeki haklarını belirten, yani, hiçbir cezai ve hukuki sorumluluk üstlenmeksizin ve hiç bir gerekçe göstermeksizin, satımdan cayma hakkının bulunduğunu açıklayan bir belgeyi imza karşılığı alıcıya vermek zorundadır. Taraflar arasındaki 18.6.1996 günlü sözleşme, 4077 sayılı Kanunun 9. maddesinde belirtilen şekilde düzenlenmemiş ve tüketici davacıların hakları belirtilmemiştir. Bu şekilde eksik düzenlenen sözleşmelerden alıcı yedi günlük süre ile bağlı olmaksızın her zaman dönebilir. Davacılar, davadan önce davalıya gönderdikleri 610.1997 günlü ihtarnameyle sözleşmeden döndüklerini açıkça bildirdiklerine göre, artık taraflar arasındaki sözleşme geçersiz hale gelmiş ve davalı elindeki, bedeli henüz ödenmeyen beş adet bono da karşılıksız kalmış olup, gerek bu bonoların ve gerekse daha önce 15 adet bono karşılığında ödenmiş olan meblağın davacılara iadesi gerekir. Mahkemece, açıklanan kanun hükümleri ve sözleşmenin niteliği gözönünde bulundurularak davacıların, ödenen bedelin iadesine ve ödenmeyen senetlerin iptaline yönelik istemlerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle ve olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usule ve yasaya aykırıdır, bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar yararına (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine,, 13.10.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.