 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/2695
Karar No : 1998/3388
Tarih : 21.4.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı tarafından düzenlenen doğalgaz faturalarında tüketim dönemi yerine tahsilat tarihindeki fiyatlar esas alınmak ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 1995/1 sayılı tebliğinde öngörülen %30 oranındaki üst sınıra uyulmamak suretiyle fazla para alındığını ileri sürerek asıl ve birleştirilen iki davanın her birinde ayrı ayrı şimdilik 110.000.000 TL.nın reeskont faiziyle birlikte ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak davanın kısmen kabulüne fazla alınan 292.443.186 TL.nın yasal faiziyle birlikte ödetilmesine fazla hakkın saklı tutulmasına karar verilmiş hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığının 1995/1 sayılı tebliği 1.1.1995 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş ve 1996/1 sayılı tebliğle 1.8.1996 tarihinde yürürlükten kaldırılmıştır. Bu durumda, tebliğ hükümlerinin sadece bu tarihler arasında tüketilen doğalgaza uygulanacak satış fiyatı yönünden geçerli olacağı açıktır. Davacının sunduğu, 29.8.1996, 3.12.1996-31.1.1997 ve 31.1.1997-16.3.1997 tarihleri arasındaki tüketime ilişkin faturalar bütünüyle 1995/1 sayılı tebliğin yürürlükten kaldırıldığı 1.8.1996 tarihinden sonraki dönemde tüketilen doğalgaza ilişkin bulunduğu halde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bu faturalara konu tüketim miktarı yönünden anılan tebliğ hükümleri doğrultusunda hesaplama yapılmıştır. Hemen belirtelim ki, 1.8.1996 tarihinde yürürlüğe giren ve 1995/1 sayılı tebliği yürürlükten kaldıran 1996/l sayılı tebliğ davalı tarafından uygulanacak, doğalgaz satış fiyatları yönünden herhangi bir sınırlama getirilmediğinden, bu tebliğin yürürlükte kaldığı 8.2.1997 tarihine kadar tüketilen doğalgaz bedellerinin tesbitinde, davalının belirlediği fiyatlara göre hesaplama yapılması zorunludur. Mahkemece, 1.8.1996-8.2.1997 tarihleri arasında tüketilen doğalgaz bedellerinin saptanmasında davalıyı bağlayıcı bir tebliğ hükmünün bulunmadığı gözönüne alınarak, bu tarihler arasında tüketilen doğalgaz bedellerinin davalı tarafından o tüketim döneminde uygulanan satış fiyatlarına göre hesaplanması gerektiği benimsenmek suretiyle bilirkişiden bu doğrultuda ek rapor alınarak, ortaya çıkacak uygun sonuç çerçevesi ile bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir, bozma nedenidir.
3-Davacı, asıl ve birleştirilen davalarda ayrı ayrı 110.000.000 TL.nın ödetilmesini istemiş, bilirkişi raporunda her bir davaya konu faturalar yönünden ayrı ayrı fazla ödeme miktarları hesaplanmıştır. Mahkemece, birleştirilerek görülen her davanın birbirinden bağımsız bulunduğu ve her biri hakkında ayrı ayrı hüküm tesisi gerektiği gözönüne alınmaksızın, 1997/360 esas sayılı dava yönünden talep de aşılmak suretiyle bilirkişice saptanan fazla ödeme tutarlarının toplamının hüküm altına alınmış olmasıda, kabul şekli bakımından yanlış olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, temyiz olunan kararının ikinci ve üçüncü bentlerde açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.4.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.