 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/6591
Karar No : 1997/8982
Tarih : 10.11.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı tarafından duruşmasız ve davalı avukatınca da duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat Bülent Çandır gelmiş diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı davalının murisinin kiracısı olduğunu kira sözleşmesi yapılırken 40.000 Alman Markı depozito verdiğini taşınmazı tahliye ettikten sonra davalının depozitosunu iade etmediğini ileri sürerek 40.000 Alman Markının fiili ödeme günündeki kur üzerinden TL.olarak yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, sözleşmeye (40.000 DM) rakam ve yazılarının sonradan ilave edildiğini, bunun taraflarca paraf edilmemesi nedeniyle geçersiz olduğunu, aslında teminat olarak 40.000 Alman Markı değil 1000 Alman Markı karşılığı teminat senedi aldıklarını, savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davalının sözleşmedeki imzaya itirazının bulunmadığı ve açığa atılan imzanın da imzalayanı bağlayacağı gerekçe gösterilerek davanın kabulü ile 40.000 alman markının ödeme (sözleşme) tarihi olan 1.6.1992 tarihindeki kur üzerinden hesaplanacak TL. karşılığının yine aynı tarihten itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahliline karar verilmiş; hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Borçlar Kanunun 83.maddesi hükmü uyarınca yabancı para borcunun vadesinde ödenmesi halinde alacaklı bu borcu vade veya fiili ödeme günündeki raice göre Türk parasıyla ödenmesini isteyebilir. Mahkemece, davacının başlangıçta verdiği 40.000 Alman Markının geri alınmasına karar verildiğine göre bunun ödendiği tarihteki değil fiili ödeme günündeki raice göre Türk parasıyla geri alınmasına karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 10.11.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.