 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E. 1997/2353
K. 1997/4833
T. 26.05.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
BEKLENİLMEYEN HAL KURALI
KİRA UYARLAMASI
KARAR ÖZETİ: Kural olarak hukukumuzda, sözleşmeye bağlılık ilkesi egemendir. İstisna Olarak, akit yapıldığı sırada mevcut bulunan şartlar önemli ölçüde değişmişse, sözleşmeye bağlı kalınamaz.
Ancak bu istisna, edimlerin henüz ifa edilmediği hallerde uygulanabileceğinden, uzun süreli kira sözleşmelerinde, kira bedelinin peşin ödendiği dönemler için uyarlama davası açılamaz.
(743 s. MK. m. 1,4)
(818s. BK. m. 1)
Taraflar arasındaki kira tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı, mülkiyeti kendisine ait Uşak Merkez Karaağaç Mahallesi Barbaros Caddesi 2244 numarada kaim dükkanını 16.8.1988 başlangıç tarihli sözleşme ile aylığı 10.000 TL.'den on yıl süreyle davalıya kiraladığını, ancak bunun çok düşük kaldığını ileri sürerek kira parasının uyarlanması suretiyle aylık 12.000.000 liraya çıkartılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiş, mahkemece aylık kira 7.500.000 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1.1.1989 başlangıç tarihli ve on yıl süreli kira sözleşmesinde aylık kira parası 10.000 lira olarak kabul edilmiş ve tüm kira sözleşmesi süresince herhangi bir artış öngörülmemiştir. Nevarki on yıllık kira parasının sözleşmenin ilk yedi yılı içinde ve dava açılmadan önce ödendiği de tarafların kabulündedir. Böylece davada kiracının tüm, kira borcunun henüz sözleşme sona ermeden ödendiğini ve kira parasından bir borcu kalmadığı da toplanan delillerden anlaşılmaktadır.
Kural olarak hukukumuzda sözleşmeye bağlılık ilkesi egemendir. Ne varki akit yapıldığı sırada mevcut bulunan şartlar önemli şekilde değişmişse tarafların akitle bağlı olmamaları bu kuralın istisnasını teşkil eder. Buna beklenilmeyen hal şartı denmektedir. Beklenilmeyen hal kuralının uygulanabilmesi için diğer şartların yanında sözleşmedeki edimlerin henüz ifa edilmemiş olması gerekmektedir. Zira bu durumda ifa edenin, yanlızca borcu varlığının değil, aynı zamanda 0 borcun ifasının kendisinden beklenebilir olduğunu da onaylamış sayılacağı da kabul edilmektedir.
Davalının konusu on yıllık kira sözleşmesinde kararlaştırılan kira borcunun tümü yedi yıl içinde ve dava açılmadan önce tamamen ödendiğine göre, bu olayda artık sözleşmenin uyarlanması koşullarının varlığından söz edilemez. Mahkemece bu yön gözetilmeden isteğin yazılı şekilde kabul edilmiş olması bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle (BOZULMASINA), 6.000.000 lira duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.5.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.