 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/5147
Karar No : 1996/5464
Tarih : 3.6.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki iptal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıların miras bırakanından satın aldığı otomobilin sonradan elinden alındığını öne sürerek satış bedeli ve diğer ödemeler toplamı 134.034.000 TL. için yapılan takibe vaki dava itirazının iptalini istemiştir.
Davalılar, davacının temerrüdü nedeniyle trafik devrinin
yapılamadığını savunmuş davanın reddini dilemiştir. Karşılık davasında ise aracın kullanımı ve diğer masraflar nedeniyle toplam 110.007.500 TL.nın tahsilini istemiştir.
Mahkemece, 28.022.500 TL. için itirazın iptaline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Taraflar arasındaki araç satışına ilişkin 4.5.1991 tarihli sözleşme Karayolları Trafik Yasası'nın 20/D maddesine uygun resmi biçimde düzenlenmediği için geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye dayanılarak taraflar ancak aldıklarını iade ile yükümlüdür. Davalı satıcı satış parasını iade edinceye kadar davacı alıcı, aracı kullanmakta devam edebilir ve bunun kullanılmasından dolayı kendisinden kullanım karşılığı semereler istenemez. Keza davacı alıcı da araç iade edilinceye kadar paranın faizini hukuken isteyemez. Bu durumda davalı ve karşı davacının aracın kullanılmasından dolayı istediği giderimin reddine karar verilmesi gerekir. Yanlış değerlendirme sonucu bu istemin kabulüne karar verilmesi usule ve yasaya aykırıdır, bozma nedenidir.
3-Davacı icra takibini 11.2.1994 tarihinde yapmıştır. Bu tarih itibariyle de davalı temerrüde düşmüş sayılır. Mahkemece 11.2.1994 icra takip tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken icra takip tarihinin yanılgı sonucu 11.12.1994 tarihi kabul edilerek bu tarihten itibaren davacı alacağına faiz yürütülmesine karar verilmesi de usul ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, hükmim 2. ve 3. bentlerde açıklanan nedenlerle davacı ve karşılık davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 3.6.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.