 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/8954
Karar no : 1995/9076
Tarih : 23.10.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki karşılıklı alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın ve karşılık davaların kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, birleştirilen her iki davasında adına ödemek durumunda kaldığı 12.832.000 TL.si ile 8.134.670 TL.si alacağının ve ayrıca haciz işlemine maruz kalıp üzülmesi nedeniyle 5.000.000 TL.si manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme kararının dairece bozulmasından sonra açtığı birleştirilen davasında ise, önceki kararla hüküm altına alınan 46.789.062 TL. alacağının 12.7.1991 dava tarihinden takip tarihine kadar yıllık %30 faiz alacağı 37.237.000 TL.si ile birlikte faizi ile tahsilini istemiştir. Davalı 3.5.1995 tarihli celse eşyaya ilişkin davasının takibinden vazgeçmiştir.
Bozmadan önceki 22.11.1993 günlü kararda tarafların manevi tazminat taleplerinin reddine, 20.870.008 TL.si davacı ile 46.789.062 TL.si alacağın davacı ve karşılık davalıdan tahsili ile davalı ve karşılık davacıya verilmesine, dava tarihinden itibaren %30 yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Dairemizin 6.6.1994 günlü 1994/3589 esas-5436 karar sayılı ilamı ile davalı ve karşılık davacıya ait olup da davacı ve karşılık davası zimmetinde kalan eşya mevcut eksik inceleme ile karar verilmesi ve davlı ve karşılık davacının faiz talebi olmadığı halde faize hükmedilmesi yönlerinden mahkeme kararı bozulmuş, her iki tarafın sair temyiz itirazları reddolunmuştur.
Bozmadan sonraki 3.5.1995 günlü kararda, bozma dışı kalan hususlar üzerinde yeniden karar verilmesine yer olmadığına bozmadan sonra açılan ve birleştirilmesine karar verilen dava ile faiz talebinde bulunulmuş olmakla 46.789.062 TL.si davalı ve karşılık davacı alacağı için 12.7.1991 tarihinden itibaren %30 faiz uygulanmasına 30.000.000 TL.si ile ilgili dava davalı ve karşılık davacı tarafından takip edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına birleştirilen 1993/1111 esas ve 1994/893 esas sayılı dava dosyalarının tefrikine kararın bir bölümü bozma dışı kalıp kesinleşmiş olmakta davalı ve karşılık davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına davacı yararına vekalet ücreti tekdirine yargılama giderinin bölüştürülmesine karar verilmiş, karar her iki yanca da temyiz olunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm davalının aşağıdaki bent dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalı ve karşılık davacı vekili aracılığı ile 22.11.1993 günlü mahkeme kararını temyiz ettirdiği gibi bozma kararından sonra da yargılamada kendisini vekili aracılığı ile temsil ettirmiştir. Davalı ve karşılık davacı aleyhine açılan davanın bir bölümü de reddolunmuştur. Vekil yargılamanın hangi safhasında hazır bulunursa bulunsun vekalet ücretine hak kazanır. Bu durumda yazılı gerekçe ile bu kalem isteğin reddi bozmayı gerektirir ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle kararın hüküm bölümünün dördüncü bendinin çıkartılmasına yerine "Davaların açıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifeleri gözönünde tutularak davalı yararına açtığı dava nedeniyle 2.603.200TL. aleyhine açılan dava nedeniyle 440.800 TL vekalet ücreti takdirine davacı ve karşılık davalıdan tahsili ile davalı ve karşılık davacıya verilmesine" yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin harcın onama harcından çıkartılmasına, 23.10.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.